izlerken her
akşam güneşin batışını,
ufku saran
kızıllık beni kendine çeker.
hatırlarım
dün gibi göğsümde yatışını,
hasretin
yıllar yılı beni derinden yakar.
gazel düşmüş
gönlüme maziden rüzgâr eser,
fısıldar
kulağıma senli anılarımı.
ruhumu saran
özlem poyraz olup buz keser,
dolu yemiş
yüreğim duymaz hanilerimi.
sanırdım ki
aşk denen: ‘’gelip geçen bir heves’’,
unutulur
zamanla hayat denen bu yolda.
her sonbahar
gelende tükendim yavaş yavaş,
unutmak
dursun yana kalmışım sanki çölde.
kor
düşmüştü gönlüme anlamak zor olmadı,
kapandıkça
içime sessiz bir yaşam sürdüm.
denedim ne
çok çare gönül dünyam dolmadı,
gelir diye
selamın nice hayaller kurdum.
‘’lanet
edemem aşka’’ kısmette varmış çile,
ah! Şu
özlem olmasa katlanması kolaydı.
yüreğimde saklı
aşk elbet gelirdi dile,
umutsuz
bekleyişin sonu mutlu olaydı.
yokluğun artık
bana zulüm oldu sevgili,
inlese de
her yanım bu gönül sana küsmez.
biliyor
şimdi Macit, ömür doldu sevgili.
son
nefesimde bile adın dilimden düşmez.
Mehmet
Macit
İzmir/
Dikili
10.02.2024
Yazarın
Önceki Yazısı