Dilin söylediğini beden ve görünümü tasdik etmeli. Aksi durum  görenlerde ve dinleyenlerde karmaşık duygular oluşturur.

Bir diyetisyen tevizyonlarda  nasıl beslenip egzersizlerle nasıl kilo verileceğini anlatırken,  aşırı kilolu görünümü karşısında izleyici demez mi "önce kendin zayıfla"...

Terziye kumaş götürüyorsunuz bedeninize uygun ölçülerde ve beğendiğiniz modelde bir giysi arzu etmektesiniz. Terzi falanca ünlüye,  filan başkanın eşine giysiler diktiğinden övünçle bahsetmedir. Dinlerken inanmak üzereyken bir de bakıyorsunuz söylemek istiyorsunuz ama iç sesiniz ve nezaketiniz izin vermiyor içinizden: "terzi hanım sen hele  kendi söküğünü dik önce"...

Berber, kuaför...

Saç-baş dağınık, karma karışık...Bakımsızlık, en üst düzeyde...Bu mu benim bakımımı yapacak, saçım-başımı...Bu vatandaş mı şekillendirecek?  Geç anam-babam, sen önce kendine bak sonra da aynaya...

Bir yakınınız yuvalarında  karı-koca anlaşmazlıklar içinde kalmışlar, boşanmayı da düşünmüyorlar. Özel uyum ve aile terapistine birlikte baş vuruyorlar. Bir kaç günlük  seanslara başlıyorlar.

Arkadaşları arasında konusu geçiyor terapi ile terapistin. "Allahıma  Allahıma, çok mu aradınız o kişiyi...O ki  üç kez evlenmiş, üçünden de boşanmış...O mu size faydalı olacak?

Genç emekli eşiniz kuracağı iş için kendine bir yol gösteren arıyor. Sermayesi var ama tecrübeden yoksun, serbest piyasada  bilgi birikimi de henüz yok. Gazete ilanında görüyor bir danışman ilanını, iş yeri kendilerine de yakın ve görüşme başlıyor...

Sözüm ona yol gösteriyor, tavsiyelerde bulunuyor. Çay-kahve ile sohbete dönüşüyor ve biraz da derinlere iniyor muhabbet. Bu işi yeni kurduğundan bahsediyor danışman, "önceleri talihsizlikler peşimi bırakmadı, farklı konulardaki  dört ayrı iş yerimi iflasla kapattım, siz bana bakmayın, biri mülk sahibinin insafsızlığından, diğeri ortağımdan biri de muhasebecimin kalem oynatmasından son iş yerimi de çek-senet mafyasına kaptırdım" diye anlatır adeta içini döker...

Eve gidince adamcağız eşine anlatır kendisine yol gösterenin başına gelenleri...Eşi cingöz bir kadındır ve: "ben isterdim ki  yeni işinde sen,  başarılı olmuş bir kişiden olumlu tavsiyeler alasın, o mu sana faydalı olacak, yapma ya Murat!"...

Bir kişinin söyledikleri yaptıklarıyla örtüşmeli, çelişki olmamalı aksi halde güven zayi olur...

Yaptığı dini toplantılarda ana-baba hakkından bahseden birisi, hiç ana-baba  rızasını  almaksızın  ve  tam da tanıma durumu oluşmadan ailesine uygun olmayan birisi ile gizlice evlenir...

Söylediği tavsiyeler başka, yaptığı başka...Dinleyenler "hocanın dediğini yap ama gittiği yoldan gitme" derler biraz da istihza ile...

İşte böyle,

Dilin başka, yaptığın başka ve sen bambaşka olmamalısın,

Selam ve sevgilerle,

Yurdagül Alkan.


 

 

( Çelişkilerdeki Güven Zayi Olmaya Mahkumdur başlıklı yazı Gülalkan tarafından 18.06.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.