Boşluğun kinayelerinde yükümlü üç beş terennüm,

Saflığın muhatabı gölgem,

Sükûtu ikrardan sayan hak malikleri

Yine yorgun bir kıvamda soğukluğu

Mezar taşımın;

İlk toprağı yine ellerimle benim attığım.

 

Ölüm…

Muteber bir imge

Hele ki saf tutmuşken en saf yanım;

Kâh kısık sesli bir isyanda

Kâh söylemleri ağıt yüklü nice yalanda.

 

İstifra edilesi muhatap bellemediğim

Görgüsüzlüğü kocamış yalanlarıyla

Bir cadı endamıyla süzülen

Hanidir aydınlığımı boykot eden,

Yalın ayak düşlerim;

Düşüşlerle cebelleştiğim

Boyunduruğuna girmeyi reddettiğim

Münafık baykuş;

Gündüzümü ve sevdamı yalanlayan,

Geceleri hepten karanlığa satan

Gölgeli konuklarım;

İndinde rahmetin nice yoksunluğu

Tehir ettiğim niyazlarımda saklı tuttuğum

Aklın batıl ve kır saçları:

Teline dokunmamış anam babam,

Sözde varlığıma rest çeken bir imgeye mi teslim edeceğim

Yorgun sevaplarımı?

 

Yine de müşkülü ömrün,

Belli belirsiz payıma biçilen karanlık döngünün

Bir hoyrat sancının doğumu şafakta

Bakir kıyılarında şu süklüm püklüm gönlün

Nasıl bir hikmetse

Yana yakıla yollarına döktüğüm…

 

Dünsüz bir önsöz peyda olan,

Kâfir bir gölge hatıralarıma sahip çıkan,

Tetikteyim aklım sıra üstelik bilip bilmeden

Reşit bir acıyı sır bellemişken:

Gönülsüzüm mademki riyaya,

Yansızım mademki hayatın satında,

Tümden gelen bir coşkuyu kıble belledim

Sırtladım da ölümü ve yalnızlığı,

Çekip çekeceğimden fazlasına da Eyvallah.

 

 

( Ölüm... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 13.11.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.