ve göğün karnı delindi bu defa
ne kadar ölüm varsa yağdı insanlığın başına.



alıştırıldık her şeye
dağı başı 
şehri köyü
çocuk gülüşlerini çalan namluların ucunda
kurunun yanında yanan y/aşların izbe karanlığı her yer
çamura bulanmış ellerimle duvarlara gençlik sloganları yazıyorum
ve eller boğazımı sıkmak için hemen arkamda sırada.



dopdulu bir ömrün hikayesi değil bu
ya da yarım kalmış bir aşkın ince keman sesi
ağzından salyalar akan bir toprak kavgasının ortasındayım
yağmurların dahi temizleyemediği yıkıntı evlerin bacasıyım
k(y)ara k(y)ara tütüyorum.



şekilden şekile bürünüyorum
en çok da yastık olmak koyuyor insana
içerisindeki sırlardan başım dönüyor
hele ıslak oluşu daha bir dokunuyor aklıma
fısıltıları susmuyor bir türlü
kulaklarım tıkanmıyor
halbuki basınç zirvede.



hoş/çakal diyemediğim bir Ülkenin arka kapısıyım
en çok karanlık yürür üstüme
olağanüstü güzelim bu aralar
bir bakan pişman bir bakmayan
ona rağmen canım sıkkın
menteşelerim eski
bakanların göremediği bir suskunluğa sahibim
depremlerden etkilenmeyen ruhuma bir kurşun sıkasım var
ölmeyip hala umut beslediği için.



bir çobanın eski püskü çarığıyım
parmaklarımdan biri fırlamış delikten
kaçma diyorum kaçma dur
eline iğne iplik alan tünüyor ayak ucuma 
dikildikçe patlak veriyor başka parmağım
vay ki vay b(y)aşıma.




ben olmadıktan sonra dağım taşım
ve ölmek bu kadar erdem sayılırken
neye yarar dikilen parmağım.



Gözyaşı

( Şekilden Şekile başlıklı yazı Gözyaşı tarafından 9.09.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.