Çevremizde çocuklar öldürülüyor, bütün dünya sessiz kalıyor. Çocuklar öldürürken, çocukların arkasında kalan ailelerinin ne büyük acılar yaşadıklarını kimse düşünmüyor. Bir anne çocuğunu ne hayallerle, ne umutlarla karnında taşıyor ve doğuruyor. Yavrusunu hissettiği andan itibaren ona zırh, kalkan olup korumaya çalışıyor kötülüklerden.
Kucağına yavrusunu alıp onu koklayan, ona ninniler söyleyerek büyüten ve çocuğuyla uykusuz sayısız geceler geçiren 'anne' değil mi ?
Çocuğu hastalandığı zaman dünyası yıkılan bir annenin çocuğu öldüğünde yaşadıkları anlatılamaz, tasvir edilemez. Dışarıdan birileri gelecek mis kokulu yavrusuna, annesinin kuzusuna, kıyacak ve öldürecek yavrusunu.
Anne koruyamıyor evladını canilerden. Ne acıdır bu dayanılmaz , anne yüreği dayanır mı?
Çocuğunun bedenini yerde paramparça görmek ve bir şey yapamamak, ne dayanılmaz acıdır anne için!
Allah yaşatmasın, yazarken bile insan dayanamıyor bu acıya. Anne evladını kaybetmiş. Anne evladına mahşer gününe kadar hasret kalacak.
Evladını okula göndermeyi, evlendirmeyi, torunlarını sevmeyi hayal ederken....
Evladını musalla taşında kefene sarılı görmek....
Anne, yavrusunu sinek konmasın, rüzgar almasın, üşütmesin diye pür dikkat korurken, eli kanlı katillerden koruyamama , uzmanlaşmış caniler ordusundan kurtarama olacak iş değil!
Anne son kez çocuğuna sarılırken ayrılamaz ki, bir daha çocuğunun kokusunu doyunca koklayamayacak, bir daha onu öpemeyecek, ona sarılamayacak, yaramazlık yaptığında, doğruları öğrenmesi için onu uyaramayacak, onun için özel yemekler yapamayacak! Artık kuzusu yok birtanesi yok, canı yok...
Yaşıtlarını gördüğünde"Benim evladım da bu yaşta olacaktı" deyip yanacak milyonlarca kez! Büyük acı dayanılması zor yükü ağır...
Anlamıyorum, masum çocuklara kıyanları!
İnsanlara bu kinlerini, öfkelerini dökmeleri neden?
Bu cellatlık niye ?
Çocuklar ölmesin, anneler ağlamasın, dağlanmasın yürekler.
Yeter artık!