Değerli Kızım;

Allah’ın hidayet ve inayeti üzerinize olsun. Yüreğinize azim ve tazim dolsun. Esenlik ve mutluluk kapınızdan eksik olmasın.

 

Kader seni anne olmaya layık gördü. Sevgili peygamberimiz “Çocuğunuza bırakacağınız en güzel miras, onu hem dünya, hem de ahret mutluluğuna eriştirecek bir terbiyedir,” der. İyi bir terbiye ustası olmak için çalışman, gayretin ve bilgin nedir? Üzerinde hiç düşündüğün oldu mu? Unutmamalısın ki, bütün başarılı olanların başarıları kendi evlerinde başlamıştır. Her anne ve baba çocuklarının ahlakının güzel olmasını ister. İleride doğacak çocuklarının ahlakının daha güzel olması için bir anne olarak neler yapabilirsin?

 

Yeryüzü çocukları yüzünden derbeder olanlarla doludur. Hayatlarının karardığına, toplum içine çıkamamayla yüz yüze geldiğine, hatta bu yüzden ölümü isteyen veya tercih edenlere de şahit olmuş veya duymuşsundur. Bu dünyalarını cehenneme çeviren yine kendi çocuklarıdır. Neticede çocuklarımız bizim ya cennetimiz ya da cehennemimizdir.

 

 Ahmet bin Hanbel Hz. ”İnsanın kazandığı şeylerin en değerlisi yetiştirdiği evlatlarıdır,” der. Çok doğrudur. İyi bir evlattan daha değerli bir şey ne olabilir? Huzurlu ve rahat yaşamak istiyorsan işe; “evlat nasıl terbiye edilir”i öğrenmekle başlamalısın…

 

Sevgili Kızım; çocuklarına hayatınla örnek olmakla vereceğin vaaz, sözlerinle söyleyeceklerinden çok daha değerlidir. Çocuk sözden değil, gördüğü örnekten alır. Hiçbir bilgisayar programı, öğrenme hususunda ailenin yerini tutamaz. Çocuğun eğitiminden önce bu hususta biz kendimizi eğitmeliyiz. İnsan dünyayı değiştirmeye önce kendinden başlamalı… Biz değişmeden dünya değişse neye yarar?

 

Taklit edecek bir örneği olmayan bir nesil nasıl tekâmül edebilir?  Söyleyeceğin her söz, çocuğunun şahsiyetine konan bir tuğla gibidir. Unutmamalısın ki, çocuklardan hiçbir şey gizlenmez. Çünkü onların birer radardan farkları yoktur. Ortada kötü bir eser veya bir suçlu varsa, asıl suçlusu yine biziz… Yine unutmamalısın ki, bir çocuğun eğitimi, anne karnında ve çocuk doğmadan çok önce başlar. Bu eğitim süresi de ölünceye kadar da devam eder.

 

Japon kültürüyle ilgilendiğimi sen de bilirsin. Japon hükümeti özellikle evlenecek bayanlardan, evlenmeden önce 24’e yakın konuyu içeren bir sertifika istemektedir.   O da nedir ki diyeceksin. Evliliğe hazırlık sertifikası… Çocuk bakımı ve eğitimi, çocuk psikolojisi, ev işleri, mutfak işleri, dikiş nakış gibi bir yığın konu, adı geçen sertifikanın alınabilmesi için testten geçmeleri gerekmektedir. Aslında bir benzeri eğitim bizim ülkemizde de verilse çok faydasının olacağına inanıyorum. Bu sadece anne adaylarına değil, bir o kadar da baba adaylarına verilmelidir.  Birçok baba, “çocuk nasıl yetiştirilir” öğrenemeden bu dünyayı terk etmektedir. Öte tarafta ise zaten böylesi bir eğitime hacet yoktur.

 

Eğer ülkemizde de sulandırılmadan böyle bir çalışma yapılsa, günümüzde de her geçen gün artan boşanmaların önüne geçilmiş olacaktır. Huzurlu ve mesut bir hayata katkı sağlayacaktır.

 

Her çocuk için anne sütü, her zaman taze ve içilmeye hazır bedava bir içecek ve besindir. Bebeğin tüm ihtiyaçlarına göre hazırlanmıştır. Olmazsa olmazlarından biri olmalıdır. Çocuğuna güzel bir isim koymak da, çocuğunun sizin üzerinizdeki haklarından biridir.

 

Yine “mazlumun, misafir ile anne-babanın duası kabul olur”  hadisinden yola çıkarak, asla evlatlarına beddua etme… İnsanın evladına beddua etmesi, kendine beddua etmesi gibidir. Yine eziyet ve sıkıntısını siz çekersiniz. Bir anne ve baba evladının ahlakını bozması için beddua etmesi yeterlidir.

 

Sevgili Kızım; çocuğun güven duygusu, 0-1 yaş ararlığında verilir. Yakın, sevecen ve sıcak davranmalısın. Çocuğuna bir şey söylemek yerine, söylemek istediğin çocuğun önünde yaparak örnek olarak anlamasını sağlamalısın… Yapma, etme, dokunma, yasak kelimeleri yerine, başarabilirsin, yapabilirsin, sana güveniyorum, yanlış yapsan yapa yapa öğrenirsin diyerek özgüvenini sağlamalısın.

 

3-7 Yaş arası çocuğun el-göz, uyum yaşlarıdır. 7-11 yaş aralığında faydalı olma, farkındalığına varılma, bir işe yarama, başarılı olma ve takdir edilme ihtiyacı içinde olacağından desteklenmelidir. 0-12 yaş aralığındaki çocuklar, sözleri değil eylemleri anlarlar… Ona göre muamele edilmeli… Anne-baba ve öğretmen en çok taklit edilen kişilerdir. Çocuklar %30 anneyi, %70 babayı taklit eder.

 

Ödül başarının anahtarıdır. Çocuk küçük bir başarı elde etse bile, onu görmemezlikten gelme… Sevindiğini, başarısından dolayı onu hiç olmazsa bir öpücükle ödüllendir. Çocuğundaki güzellikleri gör ve ortaya koy ki, ahlakı bütünleşmeye doğru devam etsin… Sevgi, ancak sıcak bir aile ocağında ve şefkatli anne kucağında yaşanarak öğrenilir. En modern kreş ve bakım evleri dahi bir fakir aile çocuğunun yerini tutamaz. Anasız kuzu meler mi?

 

Sevgili Kızım; her türlü isteği karşılanan çocuğun güven duygusu gelişmez. Her istediğini elde eden çocuk doyumsuz olur. Sahip olduğuna değer vermez, üstelik sahip olduğunu ise asla yeterli görmez. Çocuğuna yokluğu hissettir ki, şükretmeyi öğrensin… Hz. Ali der ki, “Çocuklarınla 7 yaşına kadar oyna, 15 yaşına kadar arkadaş ol,15 yaşından sonra ise istişare et…” Bir insanın düzelmesi demek, dünyanın düzelmesi demektir. Birçok şeyin telafisi olur ama zamanında verilmeyen terbiyenin asla telafisi yoktur.

 

Çocuğa bir hareketi öğretmenin yolu, her yaptığını pekiştirmesini sağla… Bu hareketi yapmayı alışkanlık haline getirt… Çocuğu yalnızken azarla ama herkesin önünde öv… Her çocuk boş bir levha gibidir. O levhaya resmi kendi elinle koy… En asil hareket bile takdir edilmediği zaman ölür… Çocuğa verdiğin sözü de mutlaka yerine getir. Çocuk yalan söylemeyi ana babasından öğrenir. Kişiliğin yok ise bir hiçsin demektir.

 

Sevgiyle yaklaştığın hiçbir hareket karşılıksız kalmayacaktır. Sevgi istikbaldir, gelecektir, umuttur, hayattır. 

 

Tebessüm güneşin hiç eksik olmasın. Gülen gözlerin ve içten sözlerin evini aydınlatsın ki, eşin ve çocuğun seni yormasın… Sevgin devam ettikçe hata kapıları bir bir kapanacaktır. Bilmelisin ki, devamlı dövülen çocuğun vicdan ve ruhu da ölüdür. Sabır bardağın taşsa da, ölçüden ayrılma… Şiddet göstermeden kuvvetli, zayıflık göstermeden de yumuşak ol…

 

Sevgili Kızım; akıllı insan başkalarının tecrübelerinden istifade edebilen insandır. Yaşla tecrübe doğru orantılıdır. Yaş yükseldikçe tecrübe de artar… Öyle biri ol ki, seni hem ailen, hem eşin ve çocukların, hem de çevrendekiler sevsin… Mutluluk hanenden ve kapından eksik olmasın… Allah sizleri yormasın… Allah’a emanet olun…

 

Baban

Ant-060612

( Bilge Kıza Mektuplar-15 başlıklı yazı KOCAMANOĞLU tarafından 24.07.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.