I.

seslerini vuruyorlar insanların mamoste
kanatarak umutlarını çalıyorlar türkülerini de
insan savrulup yırtılan mıdır mamoste
dünya denilen bu çelik gürültü de...


II.

dışarıda vurulmuş sesler
avluda şaha kalkan ağıtlar vardı
her ömür ölümlerde
her ölüm resimlerde sarardı...

daha Diyarbekir'de sokaklar dar
evlerde upuzun, geniş düşler vardı
acının surlarında büyürken kalbim
namluların gölgesinde yüzler kaldı

daha sevdalar hep mağlup
umutlarsa talandı...


III.

ben böyle
her şafak vakti kederden tespih yapar
sesimi rüzgara çarparım..

/ sesim
bir kentin tarihinde tozlaşan
kırık dökük günlerin yamalı bohçası.. /

sussam
göğsümde dağlar parçalanır
kınına sığmaz sessizliğim
uçurum olur düşerim..


IV.

bağırıyorum avazımca
sarıyorlar/sarsıyorlar
soruyorlar soruyorlar soruyorlar
- sormadan vuruyorlar -


V.

acının
kabzasından kavrıyorum
(......
.............)
ateş altındayım..

" vurulmuşam cano, bir yudum gülüşün getir..."



M.H

2oo9 - 2o1o
( Acının Yurdunda başlıklı yazı mehmet-hursi tarafından 4.05.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.