Sessiz Konuşmak
Hani denir ya bazı anlar hiç unutulmaz diye. Hatta o anların kokusu bile unutulmaz.
Aklınıza geldikçe hayalinizde tekrar yaşıyor gibi olursunuz ve aklımız belki de bir oyun oynayarak o anların kokusunu bile hatırlatır bizlere.

Okul zamanlarımdan bir zamandı. Tez konum eki Konya evlerinin olduğu mahalleyi gezmek ve eski evlerin, eski hanların röleve çalışmasını yapmaktı. Ölçme biçme gerektiği için tek başına yapılabilecek bir çalışma değildi. Ölçekli çalışılacak olduğu için metre tutmak için bile en az bir kişi daha gerekiyordu. Bu açıdan şanslıydım, alt sınıflardan hemşehrim bir kız ve yine bizim bölümden kızla aynı sınıftan sevgilisi vardı bana yardım edebilecek. Elbette isimlerini vermeyeceğim.

Velhasıl biz ölçümlere başladık, elimizde izin kağıtlarını göstererek evlere geçiyorduk.
Bu eski Konya evlerinin muhitinden geçen olduysa bilir, evler dışarıdan görünmesin diye yüksek yüksek duvarlar vardır, hapishane duvarları gibi benzetme yapabiliriz.

Ancak içeri girdiğinizde ortam aniden değişir, avlu karşılar sizi ve avlunun ortasında küçük süs havuzlarında hep su akar. Fıskiyeleri değişik süslü şekillerdedir. Havuzun etrafında oturmak için yaygılar bulunur.
Evlerinde mutlaka cumba bulunur, cumbalı evleri çok severim, bu eski model evlerin kokusunu da çok sevdim.
Çalışma yaptığımız her evde ikram için ısrar ettiler dördümüze.

Dördüncü kişi kim derseniz, o da benim okul zamanı sevgilim, şimdiki eşimdi. Zor bir tez ödeviydi, en çok eski hanların rölevesinde zorlandık, evler gibi değildi. Evlerde oturanlar oluyor, bazı bilgiler alabiliyorsunuz.
Ama bu eski hanlar bomboş, atıl vaziyette kalmışlar. Hanların da etrafı yine duvarlar ile çevrili, ortada merkezde bir kuyu var.

Geri kalan duvarlarda oda oda bölmeler var. Tek katlı yapılar, at bağlama yeri ve ahır olarak kullanılan yerleri vardı.
Taş duvarlar o kadar kalın ki duvarlar içine raflar yapılabiliyor. Pencere önlerine kocaman saksılar veya başka eşyalar konulabiliyor.

Dışarısı sıcakken burası serin oluyor, soğuk olduğu zaman ise tam tersi oluyor.
Bu taş yapılardan keşke yine yapılsa, doğal bir ısı ve ses yalıtımı sağlıyor taşlar ve aralarındaki harç yerine kullanılan tezekli çamurlar.

Daha fazla detaya girmeden yazıyı bitireyim. Çünkü anlattıkça zamanda geriye gitme arzusu doğuyor.
Sağlıcakla kalın.

Sessiz Konuşmak
Mevsimleri anlamaya çalışıyorum
Birini diğerine yakıştıramıyorum
Gençliğim her mevsim ve anılara yakışıyor
Gidiyorum çocukluğumun sokaklarına
Şu köşede eskilerden kalmış cumbalı bir ev
Düzensiz taşlarla döşenmiş yollar
Dar ve eğri büğrü sokaklar
Nostalji kokuyor buram buram

Sonra bir koku daha eşlik ediyor ortama
Kahve kokusu
Bakınıyorum etrafıma
Kahve içilecek bir yer yok
Bu kadar güzel kokar mı bir kahve
Peki bunun kaynağı nerede
Sol tarafıma dönüp geri gidecekken
Cumbalı evden göründü bir baş
Elinde bir fincan
Mis gibi kahve kokusu

Anladı kadın neye baktığımı
Çağırdı eliyle işaret yaparak
İşte ben de o zaman anladım
İnsanların sessiz konuştuğunu
Kırk yıldır, tam kırk yıldır
O teyze ile konuşmadan anlaşırız
İkram ettiği
Bir kahvenin hatırına


Müjgan Akyüz Dündar



( Sessiz Konuşmak başlıklı yazı MüjganAKYÜZ tarafından 12.06.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.