Makale / Tarihsel Makaleler

Eklenme Tarihi : 29.12.2022
Okunma Sayısı : 329
Yorum Sayısı : 3
Yılbaşı- Bölüm- 2 --türkler  Ne Zamandan  Beri Yılbaşı  Kutluyorlar?


Başlıktaki  sorunun  cevabına  az  sonra  geleceğim  ama  önce  başka  soruların  cevaplarını  verelim.

SORU: Osmanlı Padişahlarının Hristiyanların Noeline karşı tutumları ne olmuştur?

CEVAP: Osmanlı Devleti’nin "Yılbaşı Yortusu" vb. dini bayram ve törenler için Hıristiyan cemaatlere çeşitli yardımlar yaptığı görülüyor. Mesla Padişah II. Abdülhamit 1893 yılında "Yılbaşı Yortusu" dolayısıyla Rum ve Ermenilere para vermiş, her iki patrikhane de Padişah’a teşekkür mektupları göndermişler ve bu mektuplar Sadrazam Cevat Paşa tarafından Mabeyn Baskitabeti’ne 4 Ocak 1893’de arz edilmiştir. KAYNAK:  [Başbakanlık Osmanlı Arşivi ‘’Osmanlı Belgelerinde Ermeniler’’ C: X, s. XLın, ve 283 vd., Belge No: 92.]

Esasında, 19.2.1318 (1902) tarihli bir başka iradeden bunun alışılmış bir uygulama olduğu ve her Paskalya’da, Paskalya’nın girişinden önce verildiği anlaşılmaktadır.KAYNAK:  (Bkz: Başbakanlık Osmanlı Arşivi ; Irade-i Hususiye Kataloğu 1318. Genel No: 88~ Husus! No: 29) [OSMANLI DEVLETİ’NDE GAYRİMÜSLİMLERİN DİN-İBADET, EGİTİM-ÖGRETİM HÜRRİYETLERİ VE BU BAKIMDAN "KİLİSE DEFTERLERİ"NİN KAYNAK OLARAK ÖNEMİ (4 NUMARALI KİLİSE DEFTERİ’NDEN ÖRNEK FERMANLAR) Dr. Ali GÜLER]

Osmanlı Devleti, Noel, Yılbaşı veyahut diğer dini günleri için gayrimüslimlerin kendi aralarında para toplamalarına, organizasyonlar yapmalarına da asla ses  çıkarmamış sadece bunu izinsiz yapmalarına müsaade etmemiştir.

Kısaca söyleyecek olursak Osmanlı ‘’ Ne Noeli ulan, asarım, keserim, burası Müslüman ülke, Müslüman ülkesinde salyangoz mu satacaksınız?’’ dememiş, tam tersine gayrimüslimlere huzur içinde bir Noel kutlamaları için para yardımında bulunmuştur. Hem de hangi dönemde biliyor musunuz? Ülkede Duyun-u Umumiye denen ve genel dış borçlarımızla ilgili olarak Avrupa devletlerinin kurduğu o kan emici sülük kurum ülkenin kanını emerken..

SORU: Hıristiyanlar Yılbaşı kutlaması yaparkaren bizim Türkler ne yaparlardı peki?

CEVAP: Genelde hiç bir şey… Ama bütün Türklerin hiç bir şey yapmadıklarını söylersek de tarihi inkar etmiş oluruz.

Buyurun, özellikle Osmanlı’nın son dönemlerinde bazı Türkler ne yapıyorlardı onu da 1864-1932 yılları arasında yaşamış ünlü yazar Ahmet Rasim’in kaleminden okuyalım:

‘’Evvelde ( Osmanlı’nın son dönemlerinde—Bilhassa  işgal  yıllarında ) Biz Türkler, yılbaşı günlerinde başımızı sokmadığımız yer kalmazdı.Galata, Beyoğlu, kısacası Ortodoks takvimini tutan milletlerin cümlesine kendimizi davet ettirir, sabahlara kadar eğlenirdik. O ne hovardalık rezaleti, ne sefahat gecesi idi! Aşağıda, yukarıda ne kadar genelev varsa, kapıları çekilir; her gazino, her kahve, her koltuk (küçük meyhane) her kumarhane, her sokakta çalgı, saz eğlentisi, çengi, köçek… Her evin bir odasında ziyafet sofrası… Üstünde hindiler, yemişler, rakılar, biralar, etrafında türlü türlü erkekler. Evin birinden çık ötekine gir. Kumarhanenin birinde yutul, ötekinde kazan! Fuhuşa sarhoşluğa ait hangi ve kaç türlü vasıta varsa hepsi ayakta; bildiğimiz karnavallar, yahut eski Roma’nın satürnalleri… Buralarda akşamleyin dirilir sabahleyin can çekişirdi.”


SORU:  Türklerde  Yılbaşı  kutlama  geleneği  tarih  boyunca  hiç  oldu  mu? 

CEVAP: Aslında  bu  sorunun  cevabı  karışıktır  biraz.  Çünkü  Türklerin  kutladıkları  bir  değil  birden  fazla  Yılbaşı  var  ki  birinden  geçen  bölümde  bahsetmiştim:  Türkler Hicri  yılın  ilk  ayı  olan  Muharrem  ayının  girişinde  ve  Muharrem ayının  özellikle  onuncunu  gününde çeşitli  etkinlikler  yaparlardı. Ancak  yine  Türklerde  Yılbaşı  gibi  kutlanan  iki  bayram  vardır.  Bunlardan  birincisi  Nevruz  Bayramıdır.  Ancak  Nevruz  Hıristiyan  dünyasının  Yılbaşısı  gibi  31  Aralık  gecesi  kutlanan  bir  bayram  değildir. Mart  ayının  21-22’sinde  kutlanan  ve  baharın  başlangıcı  niteliğinde  bir  bayramdır. İşin  doğrusu  Türkiye’de Kürtler  dışında  pek  de  sallayan  yoktur.  Onun  yerine  Hıdırellez’e  daha  fazla  önem  verir  Türk  Milleti.  O  da  6  Mayısta  kutlanır  genel  olarak

Bir  diğer  Türk  Yılbaşısı  ise  Nardugan  Bayramıdır. Ama aslında  Türk’ün  böyle  bir  bayramı  yoktur.

Kafalar  karıştı  sanırım.  Hem var  hem  yok  bu  nasıl  iş?

Efendim  bu  bayram  Rusların  uydurdukları  bir  bayram  aslında. Böyle  bir  bayramın  varlığından  bizi  haberdar  eden  ise  ünlü  Sümerolog  Muazzez  İlmiye  Çığ... Muazzez İlmiye Çığ, “Çam Bayramı (Noel mi Nardugan mı?)” adlı kitabında ve konuyla ilgili demeçlerinde “Yılbaşı kutlamalarının” eski Türklerden kaynaklandığını, aslının “Çam Bayramı” olduğunu, bu bayramın “Noel” olarak Hıristiyanlığa geçtiğini, Nardugan Bayramı’nın eski bir Türk geleneği olduğunu, Nardugan Bayramı ile Noel Bayramı ile arasında benzerlikler bulunduğunu, yılbaşında çam ağacı süsleme geleneğinin kökeninde Türklerin “Hayat Ağacı”nın bulunduğunu ileri sürmüştü. Hatta  Noel  kutlamalarının Türklerden Hıristiyanlara  geçtiğini, Noel  Baba’nın  da  aslında  Türkler  arasında  çok  bilinen(!) Ayaz  Ata  olduğunu  iddia  etmişti. Kimle  beraber  peki?  Sovyet  Tarihçi  Murat  Adji  ile  birlikte.

Bu  Ayaz  Ata  ve  kızı  olan  Kar  Kızı’nın  hikayesine  fazla  girmeyeceğim.  İşin  aslı  şu:

Bolşevikler iltidara  gelince pek  çok  dini kutlama  gibi  Noel kutlamalarını da kaldırdı. Daha sonra yeni yıl, dini motiflerden arındırılarak 1930’larda Stalin kültüyle bağlı olarak tekrar canlandırıldı.”   Olayın  özü  de  özeti  de  budur  aslında  lakin,  günümüzde  hâlâ  sadece Başkurtlar, Çuvaşlar ve bazı Tatarlar’ın  21  Aralık’ta  kutladıkları  bu  bayrama  özellike  bizdeki  Bir  Tengrici  ırkçılar  kelepir  bulmuş  Yahudi  gibi  dört  elle  sarıldılar.

Peki  Ayaz  Ata  diye  biri  yok mu? 

Ayaz  Ata  yok  aslında.  Var  olan  ise  eski  Pagan  Slavlarının  tanrısı  Ded   Moroz...  Ded  Moroz  isim  değiştirmiş  Ayaz  Ata  olmuş.

Özetle  söyleyecek  olursak  çok  küçük  bir  Türk   grubunun  bugün  hâlâ -Rus  asimilasyonunun  bir  ürünü olan- Nardugan  Bayramı  diye  bir  bayram  kutladıkları,  bu  bayramdaki  ritüellerin ( Mesela  çam  süslemek- Ayaz  Ata’nın  da Noel  Baba  gibi  geyikler  tarafından  çekilen  bir  kızağının  olması vs.. ) Noel’e  benzediği  bir  gerçektir ama  bu saçmalığa  ‘’ Türkler  çooook  çook  eski  tarihlerden  beri   Yılbaşı  kutlarlardı’’  Demek  oldukça  fazla  zorlama  bir  yorumdur.    

SORU: Türkler, Türkiye  topraklarında bugünkü manası  ve  mefhumuyla  yılbaşını  ilk  kez  ne  zaman  kutlamaya  başladılar?

CEVAP:  Türkiye  topraklarında resmi  olarak  ilk  yılbaşı,  Miladi  Takvime  geçtiğimiz  1926  senesini  1927 senesine  bağlayan  gece  kutlandı.

Kurtuluş Savaşından sonra Miladi takvime geçilen 1926 yılını 1927’ye bağlayan gün hafta sonuna, yani cumaya denk gelmişti. O yıl yapılan eğlenceler büyük ilgi gördü. Elektrik idaresi ilk kez o gece kentin ışıklarını bir dakika söndürme geleneğini başlattı. Yani  Türkiye  topraklarında  Yılbaşı  ilk  kez  bir  Cuma  günü  kutlandı.  Ancak?

Evet  ancak..  Ancak  Türkiye  toprakları  aynen  bugün  Türk  ya  da  gayrimüslim  vatandaşlarımızın  kutladığı  şekilde  yılbaşı  kutlamaları  ile  ilk  kez  işgal  yıllarında  tanıştı. ( 1918-1922 )

Yani  ülkenin  büyük  bir  kısmı  canını  dişine  takmış  düşmanı  yurttan  sürmek  için  mücadele  ederken  maalesef  Türk  demeye  dilim  varmayan  bazı  şerefsizler  işgalcilerle  birlikte  vur  patlasın  çal  oynasın Yılbaşı  kutlamışlar.

Gelecek bölümde  şu  Yılbaşı  Piyangosuna  da  bir  dokunalım.  



( Yılbaşı- Bölüm- 2 --türkler Ne Zamandan Beri Yılbaşı Kutluyorlar? başlıklı yazı Sami Biber tarafından 29.12.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.