Görünüşümüzün Dışa Vurumu Ya da Dışa
Yansımama Durumu
Görünüşümüz, aynaya bakarken dış yansımamızın
yansımasından söz etmiyorum. Belirli bir gözle duygu ve hislerin kapladığı
alana göre ölmekten kapladığı yerin durumunu değiştirerek güzelleştirmekten,
gözle duygu ve hislerin çarpımıyla çarpılarak ortaya bir değer ifade mana değer
katmasından söz ediyorum. Yoksa kendimiz için kendimize uyan bir şeylerin
sadece dünyamıza yansırken kendimizi mutlu ettiğini sandığımız mutsuzluğun
fırtınasına kapılarak, topluma çevremize katkı sağlamayan adımların fikirlerin
düşüncelerin olmamasından söz ediyorum yansıma olarak.
Bizde gönlümüzde fikrimizde var
olanlar para ile ölçülüyorsa bu yansımaktan öte hiç alakası olmayan, yansımaması
gereken karanlık mutsuzluk dolu yansımalar olarak ifade ediyorum. Karşılaştırma
gönül diliyle, duygu ve hislerin ekseninde el alınarak bir yansıma bu
yansımanın dışa vuruşunun gülümsemesi toplumu içine alışı ile değilse bu
karşılaştırma, yansımadan çok, karıştırma karıştırırken kırma yok etme anlamına
gelir ki bu da bizi mutsuz ve yalnız kalmamıza sebebiyet verir ki uzak durmam
gerektiği bilinci ile hareket etmeye gidiyorum sizler gibi…
Yansıma dediğim gerilemeyle bizi
geride bırakan duyguları fikirleri alarak yenileyerek bizi yarınlara huzura
götüren gönlümüzdeki aşkla sevmekte yansıyan yansımalardan söz ediyorum. İç
değeri dıştaki maddi değerle değil, içteki değeri içteki değerle ölçmek, dış
değerlerin içte ki değeri ölçemeyeceğini vurgulayarak var olan tabloyu yok eder
ki bu da tablolardaki ilerlemeleri görmeyerek analiz ederek çizimlemeyerek yok
etmemizi sağlar ki, bu da yıkımdır. Dıştaki değer ifadesi görüne yüzüyle altın
mı, bakır mı, gümüş mü diye değer biçerken, içteki ölçümle her zaman güzelliğin
kapısını açan aşk, sevmeler kıymet vermeleri bunu ölçemeyecek ve error vererek
diyerek boş boş gereksiz ötmelerle kafamızı şişirecektir vesselam, selamlarımla.
Mehmet Aluç