Hayatım ince bir ipin üstünde.
Bir tarafta sahte yüzler bir tarafta hırçın ateş.
Bayılıp düşüceğim korkusu içinde,
Uyku tutmaz gözleri her yanımda kalleş .
Bir an ölecekmişim gibi boğazımda bir hançerle;
Yürüyorum öylece bir çukura son sürat.
Sonra kavurucu dünya güneşinden umut gölgesine sığınarak;
derin bir tefekkür içinde:Nereye bu gidişat....

Kalemi kırılmış tutuklu gibi herkesin elinde ipimi görürüm.
Bir kar bile yağmadı güvendiğim dağlara.. Öyle Issız öyle kurak... Yaprak dahi kıpırdamıyor.
Kalbimin tam orta yerinde çakılmış üç köşeli  ümitsizlik kazıkları; çıkarsam param parça edecek kalbimi.
Bu da bana saf-temiz duygularla sevdiklerimden bir hatıra kaldı.
Ve ömrümün sonuna kadar taşıyacağım bu paslı yarayı...
İçimde sesini tanıyamadığım zor durumda kalmış bir genç kız gibi eman çığlıkları, 
Kafamda adını bilmediğim serzenişler, devşirir aklımı maziden kanlı bir tas ile istikbale... 
Bir elimde tütün.. Esiyorum hatıralara gece denilen radyonun umut kanalında çift tarafı keskin ihanetin sesiyle... 
Ben ise böyle türküleri dinlemeyi bıraktım... 
Kafamın bir enstrüman olduğunu sonradan anlasam da 
Biraz kafa dinlemek isterim, sadece kafa... 

( İçimdeki Ses başlıklı yazı Öyle_Gerekti tarafından 21.08.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.