Hep mükemmel mi olmalı hayatta. Hiç kusurumuz olmasın mı
yani. Peki o zaman yaşamanın ne anlamı var ki. Önemli olan hata yapmak değil
midir zaten. Hata yapalım ki bir ders çıkaralım bundan, hata yapalım ki
doğrunun yanlışın farkına varalım. Ne yani bardağa 2 damla fazla su koyunca
taştığı için kıralım mı bardağı yoksa oturup dövünelim mi suyu neden taşırdım
diye ya da bardağı boşaltıp yeniden mi su koyalım. Bence sadece taşan suyu
silip bardaktaki suyu içelim. Niye boşa gitsin ki su? Saçma olabilir ama ben
bunu hayata benzetiyorum. Şimdi bunu hayatımıza çevirerek yazalım.
Diyelim ki mutlu
mesut yaşarken bir sabah uyandık ki her yerimiz ağrıyor, en sevdiklerimiz bizi
yeni girdiğimiz ve bizce çok önemli olan bir ortamda rezil etti, üstümüzde
sürekli bi baskı hissediyoruz kısacası hayatımız alt üst olmuş. Napmayı tercih
ederdiniz? Sırf bunlar oldu diye hayatınıza son vermek isteyip her şeyden
uzaklaşmak mı yoksa ah başıma neler geldi deyip kendi beynimizi yemek mi ya da
sürekli keşke şu olmayaydı bu olmayaydı demek mi? Bence atın hepsini bir kenara
herkesin başına gelir bunlar deyip dalgaya alıp bakın keyfinize hayatınıza.
Şimdi de başka bir bahane bulup diceksiniz ki ama bu işler böyle olmuyor. Peki
nasıl oluyor? Tabi size hayatınızı zamanınızı mahvetmek daha kolay geliyordur. Diğer
bütün insanlar gibi…
Yazarın