Küçük bir kasaba hikâyesiydi,

Alınlarına yazılan,

Doğduğu yerde ölenlerin hani,

Hani hiç kimsenin hatırlamayacağı,

Hatırlatmayacağı,

Umursamayacağı,

Kelebek misali hani,

Bir gün gibi,

Bir ömür.

 

Oğlan sever bazen kız hazzetmez,

Kız sever, oğlan başka iklimde üşür,

İkisi de sever, aileler birleşmez

Aileler birleşir, geçim sıkıntısı terk etmez,

Karaçalı bir şekilde girer araya,

Arsızdır çünkü

Ve ömür hırsızıdır.

 

Hikâyemizde kavuşur sevenler,

Düğünleri de olur,

Derme çatma evleri de,

Al yanaklı bebeleri de.

İşsizlik yoktur bu hikâyede,

Aç gözlülük yoktur,

Geçim sıkıntısı vardır

Ama herkesin başında olanından,

Kıskançlık yoktur,

Düşmanlık yoktur,

Hırs yoktur bu hikâyede.

 

Yalnız bir kara haber;

Ecel erken çalar kapılarını,

Erken veda eder oğlan hikâyeye,

Geride seven bir kalp,

Geride bir evlat,

Geride yarım bir hayat bırakarak.

 

Bir dul kadın saklar hikâyeyi,

Yalnızca yetimine anlatarak,

Babasının fotoğrafıyla büyüyecek,

Hep babasını özleyecek.

Babasının öldüğü yerde ölecek,

Doğduğu yerde.

 

Ne dünya yerinden oynayacak,

Ne onlardan bahsedecek insanlar,

Ne onları hatırlayacak,

Sıradan bir kasaba hikâyesi,

Kız sever hani,

Oğlan da sever,

Ailelerde birleşir,

Karaçalı bu belli olmaz,

Her şey yolunda derken,

Tepetaklak olur düzen,

Geriye hiçbir şey kalmaz…

 

 

 

 

 

 

 

( Kasaba Hikayesi başlıklı yazı MESUT ÇİFTCİ tarafından 16.01.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.