Kara gecelerin nurlu yolcusu
Sana bir şey sual edim, dur hele
Senden istediğim ne ekmek, ne su
Otur şöyle ahvâlimi sor hele


Yalın ayak karlı dağlar aşarsın
Damlayım der, derya gibi taşarsın
Bu çirkef dünyada nasıl yaşarsın
Sırrından bize de biraz ver hele


Aklın gider, gönlün yola dizilir
Âh çektikçe benim bağrım ezilir
Dost - dost dersin, gözün yaşı süzülür
Kimdir seni mecnûn eden yâr, hele


Bağrın açık, dertler sana akın mı
Dilin bağlı, yüreciğin çıkın mı
Ne zamandır vuslat vakti yakın mı
Koy sineme ateşini ser hele


Burcu - burcu kokar dersin gülleri
Gönlün mesken kılmış gurbet elleri
Yetmedi mi dolaştığın çölleri
Dost bağının güllerini der hele


Bir haber sal, muradına erdinse
Derler beni SADE diye sordunsa
Selamımı unutma ha gördünse
Hadi kalk da, menziline var hele







19 NİSAN 2002
 
 
 
 
 
( Yolcuya başlıklı yazı Mustafa Sade tarafından 23.12.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.