(Uhud Şehitlerinden, Can Şehidlerim: 17 )
Sa’d bin Rebi (RA)
İlk Akâbe bey’atı’nda Müslüman oldu,
Oradaki oniki’den biri de oydu,
O, Akâbe’de taahhütte bulunmuştu,
Ashabın büyüklerinden olandır Sa’d’ım.
Sa’d bin Rebi, Bedir Gazası’na katılmış,
O, savaşta büyük yararlılık göstermiş,
Hakk için, dini için, yiğitçe çarpışmış,
Bedir kahramanlarından olandır Sa’d’ım.
Bir yıl sonra da, Uhud Savaşı çıkmıştı,
Sa’d, tereddütsüz hemen orduya katıldı,
O, Uhud’ta yüreklice, mertçe savaştı,
Vücudu delik deşik olandır Sa’d’ım.
Uhud’ta bir ara askerler dağılmıştı,
Müslümanlar içinde karışıklık çıktı,
Sa’d ki; gevşemeyip Allah için savaştı,
Akâbe’de verdiği sözü tutan Sa’d’ım.
Savaş sonrası Râsûlullah Sa’d’ı sordu,
O, gaziler arasında görünmüyordu,
Ubeyy bin Ka’b, O’nu aramaya koyuldu,
Uhud vadisi, kan değil mis kokar Sa’d’ım.
Ubeyy, şehitler arasında bulamadı,
“Ey Sa’d! Resûl seni sorar” diye haykırdı,
Yaralılar içinde kolunu kaldırdı,
Pek çok yara almıştı yiğit Sa’d bin Rebi’m.
Ubeyy, gördü Sa’d’ın kalkan kanlı kolunu,
Şok olmuştu, görünce O’nun durumunu,
“Ey Sa’d! Soruyor seni, Allah’ın has kulu!”
Tebessüm ederek Ubeyy’e bakar Sa’d’ım.
“Güzel kardeşim! Muhammed’e selam olsun,
Beni artık ölenler arasında ansın,
Ve de ki; Allah O’nu mükafatlandırsın,”
Râsûlullah aşkıyla yanandı yiğidim.
“Ey Ubeyy bin Ka’b! Benim sevgili kardeşim,
Kavmim olan Ensâr’a da var bir mesajım,
Râsûlullah’a karşı gelmesin Ensâr’ım,”
Uzun bir nasihatte bulunan yiğidim.
Son kez tebessümle Ubeyy’e ye gülümser,
Can denen ruh, kanlı bedenini, ter eder,
Ubeyy, Sa’d’tan duyduklarını bir bir söyler,
Selamlar olsun sana yiğit Sa’d bin Rebi’m.
Ashap da görmek gerekir, o güzel aşkı,
Onlar, Allah yoluna feda etmiş canı,
Elinin tersiyle itmiş dünya malını,
Kendimizi sigaya çekelim yiğidim.
Her nefeste, bil ve söyle daim, Allah bir,
Menzile ulaştırmaz, ulaştırmamış kibir,
Son nefeste dahi, Allah demek gerekir,
Kendimizi hesaba çekelim yiğidim.
Şair: Abdullah Yaşar Erdoğan