Ağlayışında bin fırtına kopardı yüreğimizden Gülüşünde bin tomurcuk açardı yüzümüz Gözyaşının bir damlasına heder olur Bir deli rüzgâr gibi savururdu hıçkırıkların...
Sen hercai menekşeleri gibi savururken bozkırlarda Teli kırık bir saz gibi bıraktın bizi Buruk şarkı nağmelerinin hicranındayız şimdi Mahur bestelerin yürek iniltilerinde Bir vefasızlık türküsünün hoyrat ezgileri sarsıyor benliğimizi
Bir sızın kaldı geride Bir de ektiğin acı Yüreğimizde bir tutam sevda bulamacı…
Sarp yamaçların puslu noktalarındaydı gözlerin Uçsuz ummanların dev dalgalarında Oysa ödümüz patlardı Bir teline zarar gelir diye saçının.
Bulaşmasın diye çabalarken yüreğine zerresi acının Deli divane olurken düşeceksin diye basamaklardan Göçmen kuşların kanat çırpmalarını izlerdin sen
Bir izin kaldı geride Bir de albümde yüzün Yüreğimize ektiğin bir tutam hüzün…
Sığ denizlerin dingin dalgaları kesmezdi seni Okyanusların dev kasırgaları çarpmalıydı yelkenlerine Hâlbuki bir sandala bile binmişliğin yoktu Ürkerken bir dalganın alıp sürüklemesinden İnadına kulaç vururdun derinliklere denizin
Bir bağbozumu sarhoşluğuna sarılmışken başımız Umacı korkularıyla doluverdi düşümüz
Bir azın kaldı geride Bir de mazide hazın Yüreğimize düşürdüğün bir tutam közün...
( Bir Azın Kaldı Geriye başlıklı yazı Mehmet DEMİR tarafından 19.02.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.