“Emekliye ayrılınca Sivas ilimize
 Dr Akif dostumun yanına gitmiştim gezmeğe”
    Okullarımız açılış anısına;
-------------------------------------------
 
GENÇ ÖĞRETMENLERLE SÖYLEŞİ
 
            Öğretmen Sevda Ergüven Hanım’a
 
Sohbet başladı bozkırın ortasında,
Sivas ili sessizliğini dinlerken,
Emekli öğretmeni bulunca,
Sevda ve arkadaşları ve
öğretmen tutkulu dost Dr Akif’le,
 
Hadi sohbetleşelim dedik;
 
Öğretmenliğin sevdasına yanan Sevda
Dedi ki;
Niye emekli oldun? Daha erkendi hAcı Abi be.
Yüreğim burkuldu çocuklarımı hatırlayınca,
Birinci sınıfları bırakınca çok üzüldüm de.
Bu bozuk çarkın dişlilerinde yeterince ezildim,
Yozulmamak için arkadaşlar.
 
Suçluluğun öfkesine sıraladım geleceği.
İnsan olmanın bencilliğine soyundum,
derken
Dinlediler iri, iri
Gülen üzüntülü yüzlerle gözlerle,
 
Birinci sınıfları bıraktım da Sevda,
Deyince;
Burkuldu, incindi, ağladı öğretmenlikleri.
“Olur mu? Ama Ağabey, Dediler.
Haklı olduğumu nasıl anlasınlar ki.
 
Üç aylık birinci sınıf, çocuklarımın
ilk sevgi ayrılıklarını izledim ben,
Ağladığımı göstermeden,
Kapıdan çıkışımda, umutları koca kocaydı.
Çıktım geri dönemeden.
 
“Ah yazııık, hAcı Abi” dedi Sevda.
Gülen ağlayan gözler, öğretmen yüzlerde
onların değerlendirişini anladım için, için.
Öğrenme güçlerini büyütmek için,
Başardıklarına, başaramadıklarına,
başarabildiklerine çocukların,
Defterlerini önüme serdiklerinde;
“ Öğretmenim güzel mi? Dediklerinde;
Aferin iyi olmuş, senin ki daha iyi, pekiyi
Bir de,
Çok daha güzel yazan öğrencilerimi
Sevindirmede,
Üstünlüklerini beğeniyle belgelemek
sevinçlerine sevinç katmak için:
Öğretmenin yoğurt yiyişindeki özgünlükle,
Pekiyi yetmez bazı çocuklara,
Daha bir güzeli yapmalarına ne demeli?
Nasıl değer biçmeli? Ve çoğalttım pekiyi- leri
Güzel pekiyi, çiçekli pekiyi, yıldızlı pekiyi,
Yakışıklı pekiyi, güneşli, ay’lı pekiyi,
Ve koca pekiyi, amma hepside pekiyi.
 
Bir koca kahkaha attı bu buluşuma Sevda.
Öteki arkadaşları şaşkın bakışlarla,- ne güzel!
“Şekerden, baldan tatlı gelmiştir çocuklara.
O koca renkli pekiyiler, dediler.
Unutabilecek misiniz o anları ağabey?
Unutulacak gibi değil yaşamın bu acı,
ve de çiçek yönlü anıları unutulmaz
değerli genç meslektaşlarım!
Sıraya girdiler böyle anılar zamanda
Ve çocuklarda...                 
                                          M.Paşakahyaoğlu
                                          Mart 1996 –Sivas
( Genç Öğretmenlerle Söyleşi başlıklı yazı Mehmet Paşa tarafından 27.09.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.