Online Üye
Online Ziyaretçi
Şiddet dolu diziler ile insanların bilinçaltına bir dolu saçmalıklar pompalıyorlar. Yıllar önce, bu şiddet sarmalı, bize kuzu gibi gösterilen Kurtlar Vadisi dizisi ile başladı. Türkiye gerçeklerini anlatıyor filan diye, cümleler kurdular. Şunu diyebilir miyiz? Evet, evet siz eleştiriyorsunuz ama, bu dizilerden, senaristinden, oyuncusuna, ışıkçısına, figüranlarına kadar yüzlerce insan ekmek yiyor. Ekmek yiyor olabilirler, ancak bir de toplumda yarattığı, insanların bilinç altına sürekli pompaladığı olumsuz duygulara da bakmak lazım.
Bu saçma sapan dizilerden sonra sokak çetelerinin sayısı arttı. Şimdi işaretler var televizyonda kimin seyredip seyretmemesini işaretler ile ikaz ediyorlar arkadaşlar sağ olsunlar... Yine de insanların, hele de çocukların bilinçaltına bir şekilde şiddet normal bir şeymiş gibi empoze edilmeye çalışılıyor... Burada sinema emekçileri, aç mı kalsınlar diye de bir soru gelebilir aklınıza, gelmesin sakın. Rahatsız olmadığımızda bir çok dizi var insana dair hayata dair dersler aldığımız...
Nasıl ki içkinin, sigaranın üstünü bir şekilde kapatıyorsunuz dizi ve filmlerde, ama silah, tabancada en az onlar kadar tehlikeli, birbirine şiddet uygulayan vurdulu kırdılı sahnelerde hakeza onlar kadar tehlikeli, bunu da unutmamalı...
Öznemiz insan ise, insana dair olumsuz örnek oluşturabilecek hayatını kötü yönde etkileyecek her olaya parmak basmamız lazım. Duyarsız kalamayız topluma, insanımıza... Bu gün, o çocuk yaştaki delikanlı, genç kız yaşlarındaki bireyler, bizim geleceğimizdir, boş veremeyiz kesinlikle...
İstatistikler televizyonların artan kanal sayıları ve mafyavari dizilerin televizyonlarda oynatılmaya başlamasından sonra toplumda suç oranlarının, sokak çetelerinin arttığını kanıtlıyor. Kısa adı R.T.Ü.K olan bir kuruluşumuz var. Kuruluş amacının gereklerini zaman zamanda olsa yerine getirmeli...
Şiddet şiddeti her zaman körüklemiştir. Dünyanın en büyük silah şirketleri, o Güvenlik Konseyinde ki dört beş ülkenin tekelindeyse eğer, niye dizilerde, filmlerde şiddeti körüklemesinler ki. Niye gençlerin çocukların bilinçaltlarına umarsızca saldırmasınlar ki? Düşünün bir batsa bunların silah şirketleri trilyonlarca dolar zarar hanelerine yazılacak. Tabi mazlum milletlerinde kâr hanesine yazılacak...
Yıllar yılı Amerikan menşeli Rambo filmlerini, beynimize beynimize çaktılar. Dünyanın ciyak ciyak anasını ağlatan CİYA operasyonlarının anlatıldığı dizileri filmleri de hakeza yine beynimizi dumura uğratarak izlettiler bizlere... Ama yeter artık, çok sıktı ve bıktırdı bu muhabbet...
Bitmiyorlar azizim. Birinin devri bitiyor başka birinin devri başlıyor. Pıtrak gibi bir yerlerden çıkıp, beynimize, çocuklarımızın bilinçaltına, son hızla saldırmaya devam ediyorlar... Süpermen çizgi filmini seyredip ona özenen bir çocuk uçacağını zannedip balkondan atlıyor, oldu bunlar. Çok masum gibi görünen çizgi filmlerin arasına bile subilimine mesajlar göndermekten çekinmiyorlar.
Nedense filmlerde bu dünya dışından çok uzaklardan gelen insan dışı varlıklar inecek hiç başka bir ülke bulamayıp hep Sam Amca'nın ülkesine iniyor... Hep de onlar kurtarır dünyayı birilerinden. Yeter artık yeter, bu kadar fazla dünyayı kurtarmayın. Bakalım dünya sizden ne zaman kurtulacak acaba? Hollywood battığı zaman sanırım olur gibi geliyor...