‘’Beni koyup koyup gitme, n’olursun

Durduğun yerde dur

Kendini martılarla bir tutma

Senin kanatların yok

Düşersin yorulursun

Beni koyup koyup gitme, n’olursun…’’(A. İlhan)

 

 

 

Demliydi sevgim

Dertlere derman bildim ben seni

Kimsesizliğin kırbacıydı adeta içimdeki isyan

Şiarıydım hem ben özlemin ve mevsimin

Çapulcu gölgeler vardı ruhumun dar sokaklarında

Aşka bedeller ödeyen bedeviler

Şehrin de yerlisi iken martılar

Ve savurdum o tek harfi:

Ve ben artık bir artıydım martıdan geri kalan.

 

Eksi hanemde saklı hicran

Gözlerimde simler ve ışıklar

Siması tanıdıktı artın insanların rüyasısın

Oysaki hep paye vermiştim beni sevdiğini söyleyen her kimse

Aşk idi adı sevginin

Ve dostluk unvanı kanadı kırık martının

Ben martıydım bir zamanlar

Denizi ev bildiğim

Oysaki şehrin sokakları idi beni çağıran.

 

İniltisi mi rüzgârın?

Yaşayan kelam

Verilmiş her selam

Yazılmamış onca ferman

Kanatlarım kopsa da gidecektim bu şehirden

Gittim de sayısız iklimden

Benden gidenleri ise artık umursamadan

Yaşıyor ve seviyorum.

Divane rüzgârın bir aldatısı değildir şiirlerim

Gözümden düşen efkârın bestesi

Ah, sadece benim kulaklarımı çınlatan

Bir de Sağır Sultanın nazarında

Seken bir kuşum ben

Belki de seken bir kurşun

O kadar hafif

O kadar sevdalı yaralarım

Delişmen zikrimle baz aldığım fikrimle

Sözüme özüme sadık bir faniyim işin aslı.

 

Bazen martı olup uçtuğum mazi

Oysaki sevmekmiş ve umut işin gerçek yüzü

En çok kendimi

Daha çok kendime yürüdüğüm

Başımda tacı sevginin

Şiirler ektiğim umut biçtiğim

Feryadımı duydu sonunda evren

İçimdeki cennet bahçesi zaten ilk günden

Bana eşlik eden

Figanın bahtı ve sessizliğin

Aşkın şavkı

Mutluluğun da şiarı kendine d/okunmak

Ne melankoli ne aldatı

Ve kattığım her renk

Tattığım ne çok acı

Huzurun da mimarı

Kalemin çatısına konan ruhum.

 

Martı olmayı dünde bıraktım hem

Katıksız bir artıyım ben

Gözünü sonsuzluğa diken

Ve daha çok sevebilmenin meali ve değeri

Rabbimle sırdaş ruhumda giderdiğim özlem

Kaybolduğum ormansa yandı

Yazmaya durduğum ferman kim bilir nelere gebe idi?

 

Gecenin feri

Aşkın ateşi

Yalnızlığıma diktiğim mum gibi

Oysaki ben dibimi değil çevremi

Aydınlatmanın verdiği ümit ile

İlahi Ateşin sağalttığı bunca yarayı

Sahiplenendi madem kaderim

Razı geldiğim de kederim

Mutluluk ne ki

İnsan uzak durdukça kendine?


( M/artı... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 26.09.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.