Bildiğim kadarıyla avrupa uzay ajansı
1990 başlarında huble teleskopu için
Türkiye yede katılması için çağrı yapmış
O günki yönetim bilmem parasızliktan
Bilmem önemini kavrayamamış olduğundan
Katilmadı 8 yada 10 ülke belli bir katkıyla
O huble büyük aynayı uzaya taşıdılar
Ne olduysa oldu en büyük gelişmeler
Ondan sonra oldu
Kendilerinin dışındaki ülkelere çok çok az
Bilgi verdiler.
Halen huble görüntüleriyle bircok şeyi izliyoruz
Tabiki nasada öyle adamlar dünya para
Yatırmış beleşe sana neden bilgi versinler
Şu an bildiklerimiz %10 bile değil
Kimbilir ne tur bilgiler var ellerinde.

Esasen görünen evren zehirli gaz
Karanlık ışık yanardağ gibi yanan
Türlü türlü galaksi yıldız gezegen dolu
Her yıldızın gezegenleri ve gezegenlerin
Uyduları olduğuna göre uzakta olsa
Sanki yakın bir zamanda bir ses bir görüntü
Bulunacak gibime geliyor.

Çocukluğumdan beri uzayı hep merak edip
İmkan ölçüsünde bulabildiğimi okumuşumdur tabiki eskiden şimdiki teknoloji olmadığından bir yere kadar düşünürdük herkez gibi
Geceleri köy yerinde yıldızlara ve aya bakar
Durururdum diğer çocuklar oyun oynarken
1972 de şehre gelince dergi kitaplardan
Biraz okuyabildik
Çevrede bilgilencek tartışılcak kimsede
Yoktu tabiki
Zaten uzay konuşup bazı konuları anlatsan
Ya dinsiz ya uçuk olarak algılanırdı.
Dünya hayatı belli yaşayan yaşasın gezsin tozsun benim hiç merakım yok doğrusu
Dünyada görmek istediğim yer eski türklerin anavatanı bozkırlar dağlar vadiler
Birde dogdugum köyüm
Diğer kitalara davet etseler gidesim yok.

Dünyada gök açık mavi deniz gibi
Yer toprak bitkiler yeşil bildiğimiz renkler
Bozmasak tam anlatılan cennete benziyor
Tabiki bir taraf mühtiş lüks içinde ve
İsrafın haddi hesabı yok
Bir taraf yokluk sefalet sürüyor.
Kimi doğmadan tüm ömrune yetecek
Serveti hazır
Kimi gelecekten ümuttan başka geleceği yok
Ne ana babayı ne rengini, ne dinini, ne ulkeni secebiliyorsun
Bazısına ardına kadar açılan kapılar
Bazısı belki çok uzun uğraşlarla girebiliyor
Bunlar hayatın gerçekleri
Adaletiyle, adaletsiğiyle
Sonra insanlarda çelişkiler, inançsızlıklar oluşuyor bir sogulamadır gider
Bir suçlu aranır kimse suçluyum demez
Hak, haksızlık karmaşaşı içinde dunyayı
Yok ettikçe yok ediyoruz gelecek nesillere
O nesiller Ki senin canından çok sevdiğin
Minik oğlun, kızın, torunun.

Güzel haberlere ne kadar ihtiyacımız var değilmi
Artık herkez karamsar herkez anladı neler olacak anlamayanlar olsada
Köyümde bir bahriye abla vardi o eki cızırtılı radyoyu dinler yine kara haberleri veriyor derdi şimdiki televizyonlarda öyle hangine baksan ayni kara haber.
Ömrümüzden iki yılı aldı vürüs
Toruma dedim bize gel, gelemem dede vürüs var diyor 4 yaşındaki

Her neyse konuya devam edersek
Bir deniz kıyısına bir dağ başına gitsen
Her yer çöp yiyip içip bırakıyor iki ayaklı mahluklar gelde bunlarla yaşa
Artık insanlığın ihtiyacı var yeni bir dünyaya
Sığmayacağız buraya
Biz geç kaldığımızdan avrupa amerika
Buldukları gezegene sığınacaklar
Önce akılli robotlar gidecek hazırlik yapacak
Sonra kolomiler oluşturulacak
Uzay gazlarıni barınaklarda okjijene çevirmek için seralar kurulcak ışık enerjisi ileri seviyede depolancak büyük buzdolabı benzeri soğutucular çalıştırılıp sera gazlarıyla yağmur damlacıklarıyla zepzeler yetiştirilecek zamanla büyüyerek yüzeyler dolacak sonrası yavaş yavaş atmosfer oluşacak
Tabiki hazır dünya benzeri bir gezegen bulunursa bunlara gerek kalmayacak.
Şimdi uçuk hayelci görünen gercek olacak
Tıpki 500 sene önce akılli telefondan birinin
Bahsetmesi gibi bunlar
100 yil önce savaşlar durmaksizın olduğundan binler yüzbinler ölür eşler dul çocuklar yetim kalırdı
Daha 50 yıldır dünya savaşları durdu
Nufus patladı gelsin Allah kısmetini verir mantığı saldım çayıra Mevlam gayıra
Halbuki iyi yetişsin az olsun öz olsun mantığı avrupada var o hiç sevmediğim avrupada
Diğer kıtalar sanki başka bir dünya
Aile bağları olmadan yaşıyorlar sarhoşlar derken bizde benzedik onlara
Ne öz bıraktı ne göz bu teknoloji
Dünyanın öbür ucuyla konuşup görüşürken
Tüm ahlaksızlıklar yayıldı birbirine geçti.
Gelde bundan sonra düzelsinAllaha) kalpten, gönülden bağlı olan kötü o


( Gelecek. başlıklı yazı AuBaDe) tarafından 21.05.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.