Kabul
Eyledim Hasreti
Çalkalandı
bu gönül aşk ile nefesle tat geldi bu dilime
Aradım
varayım gonca gülüme hasreti verdi aşk bu elime
Ben
beklerim aşk elimde dilimde o yârin bıraktığı gülistanda
Tutuşturdum
teli kırılmış sazı elime çalamadım birikti yaş gözüme
Kabul
eyledim hasreti gitmedi gücüme ulaşırım bir gün nazlı gülüme
Gülistan
da çiçeklerle aşk fısıldadı kulağıma açtığı asmadan
Bekle
gelir dedi o nazlı yârin güneş tepeleri aşmadan
Baktım
gönlümdeki aşka tam beyan-ı aşk yazar destan-ı aşk o andan
Aşkla
o yârin gülüşüyle muhabbetiyle gönlümü doldurdu yüce Yaratan
Kabul
eyledim hasreti gitmedi gücüme ulaşırım bir gün nazlı gülüme
Vadileri
doldurdu bunca gam bakmadım yüzüne tutmadım matem
Hasreti
aşkla veren Rabbimdir bilirim çekerim hasretini verdiyse madem
Istırap
dürttükçe dürttü feryat et diye ezelden yazılmış dedim levh-i ezeli kalem
Bekledikçe
açıldı gonca güller her dem bunu nasıl ifade etsem söylesem
Kabul
eyledim hasreti gitmedi gücüme ulaşırım bir gün nazlı gülüme
Mehmet
Aluç
Levh-i
ezeli: Olacak herşeyi Allah’ın
ezelden bilerek yazdığı kader levhası.