Online Üye
Online Ziyaretçi
Nasılsın diyebilmek gibi bir şeymiş,
Bir cümleye başlamanın telaşı,
Uzunca hayattın daracık bir sokağı aslında,
Nasılsın diyebilmek,
Şehri tanımak gibi bir şey,
Denizi var,
Yolları uzun birazda karışık aslında,
Nasılsın demeye kalmadan,
Sen kendinden koy, birazda benden olsun dedi.
Uçan kuşlar varmış her şiire konu olan,
Rüzgar ve
yeşili, delice koşuşan çocukları var geçmişin,
Kahve kokusu gelir köşeden, ekmek derdi peşinde
insanlar gün ağarırken,
Çay da var hani seversin sen,
Bende severim
yanında senden bir anı,
Birde kahvecinin çırağı var ağır ağır mırıldanan,
Benim kederim onun da kaderi var,
Ah çekecek bir şeyler işte,
Döndü ve seslendi çırak,
Hemşerim biz çile çekmeye mi geldik bu dünya ya?
Bir ıslıklık nefesi paylaşmaya geldik dedim.
Düşündüm de,
Paylaşırız dimi seninle nefesimiz tükenene kadar?
Seslerimiz karışır ölürüz,
Bir müzisyene nota olarak kalsak yetmez mi?
Hani çay bardağının dibinde kalan soğumuş bir yudum
çay var ya!
İçsem mi içmesem mi diye düşünüp,
Fark etmeden içtiğimiz o son yudumluk aşkların devrinden,
Kalmadı mı bir şeyler şimdiye,
Düşündüm de yeniden,
Paylaşırız dimi seninle bir şey.