Alacakaranlık
Bürünmüş gözlere
Loş bir sokağında bu kentin 
Mahkumun gözyaşı... 

Ve
Dilencilerin siluletleri
Yansır maviye solgun
Eski dertler yazılır suya
Karanlık çökmüş kalplere... 

Tek ışık
Birkaç sokak feneri
Ve hep kalabalık bu kent
Burda sinmiş lalelere 
Meyhanelerin kokusu... 

Ve
Şaşkın 
Koşuşturan insanlar arasında 
Burada 
Bir umut bir hayal bir sarhoş... 

Küskün insanlığa 
Koca bir kentin yalnızlığı
Bu yerde 
Mutluluğu arayan hüsran... 

Alçakgönüllü ikramı
Bir kadeh zehir
Bu şehirde 
Namus olmuş para... 

Ana avrat söven edepli
İşini uyduran mert
Dürüst olan namert 
Mahşerin süvarisi yakın... 

Göz dikmiş yarasalar 
Hepsi mazlum kanlara
Yıkanmış
Gecenin yaratıkları... 

Tanrı bilmezler
Onların içinde taht kurmuş şeytan
Burda 
Sıradan insanlar zavallı... 

En aşağılık gözyaşı döken
Dilenci
Ay ışığı nurlu
Yansır gölğesinde... 

Dilencilerin siluetleri 🕟 
Ve hep kalabalıktır fakirlik
Burda 
Zenginin sofrası haram dolu... 

Şeytan insanlar arasında 
Burada 
Bu yerde 
Yalnızlığı buluyorum... 

Alçakgönüllü mehtap
Bu kentin delikanlısı kancık
Ana avrat söveni yiğit
İşini uyduran adam... 

Soyguncuya hayran genc kız
Hepsi bu karanlığın yaratıkları
Onların da içinde, var mı tanrı korkusu
Benim gibi... 

Sıradan insanım yok mu yerim 
Bu şehirde
Düşüncem darağacına 
Hadi asın beni... 

İnsanın en aşağılık olduğu yerde... 


Suskun//
( Mahkumun Gözyaşı başlıklı yazı Mikail Dede tarafından 15.07.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.