gıcırdayarak kapanıyor günün kapısı
birazdan; çatal dili ile hışırdayıp gelecek gece
bir asma köprü gibi uzanacağım gecenin ve sensizliğin kollarına
vuracağım otuz beşlik bir efkarın dibine
her kadehte odun taşıyacağım kendi ateşim e
gece ve sen
yine birlikte bağdaş kurup oturacaksınız
kan deryası içime
oysa; yoruldum artık
yoruldum; canımdan can gide gide seni ağırlamaktan
yalnızlığın mahzenlerinde şiirlerime katık edip hayalini
kelimelerde seni çoğaltmaktan yoruldum
bak; bataklık kuşlarının bıkkınlığı var gözlerimde
duy içimdeki yaralı kartalın kanat seslerini
kırgınım işte… kırgınım anla
kırgınım bir şeylere
belki sana!
belki kendime
bu şehrin cadde ve sokaklarına sığmıyor kırgınlığım
öfkem; ağır tonajlı bir şilep gibi içimin sahillerinde karaya vuruyor
o çok sevdiğim yağmur…
kırık seramik parçaları gibi tenime batıyor
sen; göğüs kafesimde palazlanan vahşi kuş
söylesene bir öfke nöbetinde mi sildin beni
yoksa, Brutüs ten kalma paslı bir hançer miydi
kalbimi böyle deştiğin
bu muydu görmek istediğin resim?
bu muydu beklediğin?
ben, esmerliğinin bütün kıvrımlarını ezberlemiş ken
söylesene; ayrılık denen o paslı tenekeyi, hangi yalanla çelik ettin
kimsesiz odalarda; sevişmelerimizi boşaltıp kasıklarından
söylesene…
hangi yalan sevdayı, damarlarına zerk ettin
senin eserin; bu kan çanağı gözler
senin eserin; bu mavzer gibi şiirler
senden bana hediye dir; her karcığar faslı şarkıda, çektiğim ahh…
hediyedir…
gidişinin ardından; dilime dolanan bu uzun eyvahh
gün senin günün
kutlu olsun…
bu cinayetin üstüne kıydığın, nikah
(
Kırgın başlıklı yazı
gölge06 tarafından
29.05.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.