Hicvi baş tacı, zamansız imlerin;

Telaşında döşemekse adını boydan boya

O müştemilat ve bakir odalara yığmakla eş değer bil ki

Biçemsiz rötuşlara yüklediği kaderin.

 

En acı faturası kesilen payına

Mehter marşıyla uğurladığım

Ulak sevinçlerin nakaratına takılı kör nokta.

Ceberut bir gölgede

Nifak sokan bir imgede

Takılmışlığı aklın

En zamansız ölüm belli ki,

Sarnıcında ömrün en ağır külfet

Denklemi bilinmezin indinde

Artık nasıl bir teferruat ise

Sessizliğin sitemi.

 

Gönül mü koydun da boş vermişliğin

Telaşında saklı bir sergüzeşte rast gelmekle

Mükellef şu bağnaz sefalet.

Nedameti kayıp bir fısıltı,

Solmuş o ölü çiçeğin.

 

En ıslak kaygı bitiminde güne,

Hürmet eyleyen bir güncede işaretli

Ve tozlu bir düşten çıkıp da yola,

Haznesinde gümüş tokalar

Bağdaş kurmuş atkuyruğu saçım,

İçinden çıkamadığı o düğüm

Ki mimlendiğim bir tekerleme kadar

Rehavet yüklü sakıncaları esrikli bir tümceye esir

Yine de batılı şu gizil hazinenin.

 

O nazenin ve tedirgin çocuk gelin kadar

Hezimet yüklü bir var oluşun çengelinde

Takılı aklın,

Hülasa sezilerini görmezden gelip de

Yüz sürdüğü mabedin

En ıslak ve aykırı izbesine

Konuşlanmış nice hengâme

Hanidir takdir yüklü üzünçlerden çıkıp da yola,

Her döndüğüm pervazda

Ve gözlerimi dikmişken gök kubbeye.

 

Salkım saçak umutlar ki miladın

Öncesinde vakıf olduğum o derin

Boşluktan sızan ince bir sızı

Yine de rahmetin nezdinde

Olmaz mı insanın bir tek dikili ağacı?

 

Gönülsüzüm madem yaşamaya

Ve indinde o yorgun, mahrem imden arda kalan

Tekil bir zihniyet,

Geri duramazken yaftalanmaktan

En muktedir olası o muteber zincire

Dâhil olamayan en zayıf halkayım,

Başıboş bir imgede tokuşturduğum hazan

Ve mutluluk sarhoşu nicesi.

 

Pınarın yorgun yaşı,

Aklımın ermez hidayete

O sefil ve derbeder yası

Ki yaslamakla başımı bilinmeze

Erse keşke nihayete

Debdebeli ve hoyrat üzünçler kadar

Kıymete binmemişken en sefil

Kadar biçilmediğim değer.

 

En derinde mutlak bir rehavet

Adımlamakla mümkün olsa keşke

Girdabında yakalanmaksa bin bir derde,

Gönül yorgunu bir düş’ün

En mağdur gezginiyim;

Beyhude bir söylemde takılı kalan aklın

Sığınaklarında kerevetine çıkan

Tek maktul, itibara haiz bir gölgeden

Ayyuka çıkan sefil bir tını.

 

( Gönül Yorgunu... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 17.05.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.