Duraksız şiirlerin tozlu kafiyelerinde

Hayat bulduğum, medet umduğum

Bir imgenin tahayyülü kadar cengâver

Şu hüzün sırdaşı kalemin efkârı

Bulaşmışken üstüme başıma.

 

Gölgeli sağanakların vakur yalnızlığında,

Hibeli bir dokunuşun isyanı kadar haz etmezken,

Yine de karanlığın olmaz mı bir hikmeti,

Her düş çukurunda ölümden döndüğüm defalarca.

Kırık yüreğin demli nazında cefa yüklü

Bir kelebeğin kısacık ömründe,

Hani olur da güler yüzü

Kırılgan kuşların.

 

Sonbaharın yalnızlığından mı medet umsam da

Varsam o iki yakamı bir araya getiremediğim

Cebbar kıtaların gönüllü ahvaline;

Söz vallahi, demekse adsız bir acının girizgâhında,

Çevirsem keşke sefil rotamı,

Düş baz iklimlerin nankör istilasında;

Düşe kalka yürüdüğüm ayvaz akşamların sırdaşlığında

Çalıp çırptığım mutluluğun münferit baş kaldırışında,

Buluşmuşken kader denen yoldaşla.

 

Hanidir isyanım, hanidir sabır taşıyım

Ve hanidir…

Boş ver gitsin, buraya kadarmış, demek düşse de payıma

Sanma ki ıssızlığın ilk ve son kurbanıyım,

Belli belirsiz çatık olsa da kaşlarım

Dokunduğum şu rütbesiz varlığım

Adsız bir eksende ve devrik bir telaşla

Kapılmışken rüzgâra.

 

( Adsız Bir Acının Girizgahında... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 7.02.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.