Işığı terk ettiğim gecenin bir yarısında
irkildim aniden…
Ve ardından iffetsiz kollarına koştum kapı
komşum Gomoralı Mukaddes’in
Rift şifacıları aşkına;
Sırtında alaca bir yaban domuzu postu ile
karşıladı beni… Üryandı anadan!
Of Mukaddes;
Ruhu şad olsun Platon’un,
Domuz Postuna sarmalayıp çıplağında uyut
beni…
Işığı terk ettiğim gecenin bir yarısında
irkildim aniden…
Aşüfte ve kutsal yıldızlar el ele
kayıyorlardı gökyüzü ekseninde
Rift şifacıları aşkına;
Doğruymuş demek, Gala gecesindeydi çünkü
binlerce melek!
Büyülenmiş bir halde
Trajikomik ve bir o kadar da ritmik hazırız
alkışları tutuyordu her biri
Cehennem kabaresindeki tek kişilik nü
gösterisine İblisin
Işığı terk ettiğim gecenin bir yarısında
irkildim aniden…
Korku ve ümitlerin döngüsel yalan
çemberinde
Mendilim sende oynuyordu çocuklar Arnavut
kaldırımlı sokaklarda
Rift şifacıları aşkına;
Bakir değildi hiçbiri
Ve
Muazzam
bir görsellikle çakıyordu yağmur yüklü bulutlarda
Her birinin günahkar piçliği…
(Yıldıray Kızıltan)