Sükutu öğütürken nice bilinmezlik

O sır dolu imgelere esir düşmüşken epeydir,

Yegane, yekpare onca açılım

İçi gizem dolu biteviye;

Eşliğinde biraz o seyrelti biraz o ikilem

Ne yaş gözden süzülen

Ne de zaman;

Sırra kadem basmış ezelden.

 

Ağarır rengi ufkun an ve an

Derken seyrelir ömür boş nidalarla

Oynaşır tüm duygular

Pelesenk olmuş nice ayraç

Hibeli iken gönül alabildiğine.

 

Ne zemin ne mekan

Ki boyutları salkım saçak,

Devinir bir yandan hüzün

Bazen sür-git bazen yeknesak.

 

Yarım cümleler, yarım ömürler

Zaman zaman üzünçlere gebe sefil kader.

Debelersin biteviye,

Sesi boğuk ve o yarım imgeler

Süzülür sevi dilinden

Kalan yarım varmadan yarına

Ve sen varmadan yanıma...

 

Sakıncalı düşler nasıl mubahsa nezdimde

Kayıt dışı ve öbek öbek.

Birikimi öfke ve soluksuz kaldığım her nöbet.

 

İşte tüm şıklar girdi bir bir hizaya

Dizildi kelimeler

Kalem çoktan meftundu her birine.

Birikmiş sözler sığmaz iken kalın deftere

Taştı oluk oluk

Med-cezir alameti ayın hükmünde.

 

Anlamlar bitimsiz,

Sözde isyanım kefilsiz.

Neydi sonu neydi varılan yargı

Müphem gölgelerdi her daim hükümsüz.

 

Güne özlemi devranın

Sözde mutluluk iken tüm gizemi

Vakur kimliği ile yine beklemede

Sönmüş olsa da gözümün feri.

 

Umulmadık nice üzünç mihenk taşı ahir ömrün

Beklentisi seyreldi bir kez umudun

Dipsiz bir kuyu imiş meğer yaşanası o ikilem

Bir kez çıkardın mı gözden...

( Rüyanın Rengi başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 3/9/2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.