Hırçın yazgılar değil mi

Çizen rotanı

O dümen değil mi

Çoktan çark etmiş.

Ne içinde ne haricinde hayatın

Sırası mıydı şimdi şu yılgının.

 

Yokluğun ninnisi çağırıyor uzaklardan

Kırık bir güfte nakaratı ezberimde

Hep hüzün diyor

Yine de tutamazken kendimi.

İçli bir dokunuş çok uzaktan

Usul usul annem okşarken başımı.

Naif ve titrek elleri

Kıyamazken dokunmaya

Bin bir serzeniş yakarken canımı.

 

Safi bir çocuk dizleri paramparça

Geride kalan kırık ne varsa.

İteklenmiş haddinden fazla

Dil yarası, yürek yarası

İstiflenmiş tüm tümceler

İçinde bin bir hece

Alabildiğine vakur

Çoktan unutulmuş belki de.

Fazlasıyla mağdur

Ne mi gelir elden…

 

Hicap etmediğim ne varsa

Keşke kalsa çok uzağımda.

Kıyısından yürüyorum

Ha düştü ha düşecek

Boğulmak bu son seferde

Kaybolmak en kötüsü karanlıkta.

 

Yol yordam bilemezken

Acılar yüreğe pelesenk

Sorular cevaplar ile nasıl da tezat.

Olurun olmazı en kötüsü

Kırgınlığın yüreği örten örtüsü.

Görünememek adınadır belki kaçışım

Sığınağım o perde arkası

Görmemek adına karanlığa hapsoluşum.

 

İzafi bir resim

Ellerimle çizdiğim

Yokluk ve ben

İçimde yaşayan sayısız ikilem.

 

Kıdemli mi ya da sıradan

Zor mudur kanıksanan

Devinimi devranın

Günbegün gök kubbenin altında yaşanan.

 

Tanımsız, anlamsız hatta vasıfsız

Fazlasıyla korunaklı

Tümlenmiş bir dünya nihayetinde

Vara yoğa hasret duyan

Dibinde, bitiminde şu ahir ömrün…

 

( Yokluğun Ninnisi başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 19.01.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.