Sızılı bulutlar toplardı seni beklerken ellerim
Yosunlu taşlar biriktirirdim rüzgârla dertleşirken
Susuşunun ağırlığından usanırdı nadim yüreğim
Gözlerine her baktığımda ben, çekip giderdin


Onca kayıp ormandı aşk, hicran yarası gönlümde
Kurumuş su yataklarında umutlar arardı kuşlar
Kırık ağaçlar gibiydi sana müptela sessizliğim
Ardından hıçkırıklara tutulurdum, sen bilmezdin


Eskimiş seslerin ülkesiydi kimi aşk, alnımda keder
Kanatlı atlarla geçerdim tüm kâinatı, aşk sevimdi
Küller serperdim ovalara, baharlarda toplardım
Yangın dudağının kavislerinde ben hep yiterdim


İsyan yakışırdı gecelere, konuşsak dağılacaktı bulutlar
Seni beklerdim soğuk odalarda, gelsen bayramdı günler
Duymazdın sesimi, erirdim kendi göğümün katmanında
Ne zaman seni dilesem gönlüme, sen hep ayrılığı öperdin


Selahattin YETGİN

( Eskimiş Seslerin Ülkesiydi Aşk başlıklı yazı S. Yetgin tarafından 14.10.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.