Ahenkli bir melodinin
İç burkan tınısıydı az
önce duyduğum.
Aciz bir kelebeğin o
çelimsiz yorgunluğu
Nükseden pare pare
Eşsiz dansı bahçelerin
kuytu köşelerinde.
Kısacık bir ömür sığar
mı söyle
O kısıtlı saatlere
Hadi söyle ağlar mı
ıssızlığında
Yanar mı yakar mı sevda
nöbetlerinde…
Kıt kanaat bir sevgi
benimki
Üç kuruşa talim bir
ömür mahkûmu
Yana yakıla ve mecalsiz
Dipsiz bir tufanın
Alıp götüren savrukluğu
Ötesi yok ki
Düşlerimin haricinde
Ötesi var mı söyle
Anlaşılmazlığın
pençesinde.
Zindanlarda çürümeye
yüz tutmuş
Bir o kadar kendi
derinliğinde boğulan
Hiçbir şey böylesine
derin olmamıştı
Duyumsadığım o emsalsiz
Ve ne varsa bedelsiz
Öğrendim artık vura
vura başımı
Geçmedi ki tek gün
yenilgisiz.
Kol kanat geremem
Çoktan kırıldı kolum
kanadım
Susuyorum, konuşamam
artık
Dilim öylesine tutuk.
Yamuk bir mizaç
Yarısı hüzün
Yarısı çaldığım bir
melodi
Elimde mızrap.
Seyrelmiş bir hikaye
Sonu çoktan yazılmış
Bilemedim ki
Neden her şey yarım
kalmış…