1 Bu Şiir Ben Mektup Olacağım Dedi

Bu şiir______

BEN MEKTUP OLACAĞIM

                                         Dedi_______

Beni soracak olursan

Yaralıyım…

Yağmur dinliyorum bu aralar

Neşet Ertaş dinliyorum

Beethoven

Ve bazen de

Farid Farjad

Engin Noyan’dan esma’ül hüsna yayılıyor

Şimdi de iliklerime…

Çocuk sesleri dinliyorum bir de

Hıçkırık karışmamış

Başımı mı?

Ağrıtmıyorlar____hayır…

Kalakalıyorum öylece

Çoğu anda da

Çağın sesi/ çağın sesi işte

Yoruyor beni! Azizim

Kulaklarım uğulduyor

Gölgeler bile savaşıyor

Kızıl gün batımlarında…

Avuçlarımda siyaset yok bilirsin

Sevmezdim paralel doğruları da matematikte

Dün anlatmak zorunda kaldım

Müfredat gereği

Neymiş o öyle

Birbirine değmeyen uzayıp giden

Doğrular

Sarmaş dolaş olamayan

Kesişmeyen doğrulara doğru mu derim ben

Var işte bir sıkıntı

Ben de sıkılıyorum içten içe…

Sevmiyorum ve de

Ciyak sesleri

Ahengi bozan tiz ve bas sesleri

Geçenlerde çocuklara beyaz fistan giydirmişler

Acımadan üstlerine toprak örtmüşler

Bu nasıl bir ağıttır anlamadım

Cehaletimi bağışlayın

Mezarlıkta değil herkes sokaklarda

Ah kuzularım

Kimseye söylemedim/cenazenize de gelemedim

Lakin okudum bildiğim tüm duaları

Yüreciğimin en deruniyle

Eskiden çocuklar kızamıktan çiçekten tifodan ölürmüş

Nasıl üzülürdüm nasıl üzülürdüm bir bilseniz

Niye o zamanlar bunların aşılarını bulamamışlar diye.

Halalarımın amcalarımın ölüşünü

Teyzelerimin dayılarımın ölüşünü dinlemiştim

Anneannemden babaannemden

Mikroplar mı daha çok acıtır çocukların canını

Kurşunlar mı bilemedim

Kim daha masum

Doktor olacaktım küçükken öyle derdim

Ben de mikropların canına okuyacaktım

Olmadım

Olmadım korktum işte

Ya öldüremezsem onları

Onlar çocukları öldürürse ağlarsam

Hiç susamazsam

Korktum işte

En kolayı idi öğretmen olmak

Çocuk sesleri dinliyorum ben

Başımı ağrıtmıyorlar

Ve yağmur sesi dinliyorum işte

Ve Neşet Ertaş

Sezen aksu/ ada vapuru

Bir ezgiyle kalksam ve dirilsem diyorum

Kuşların kalbinden çalınmış

Cıvıltılı gülüşler dinliyorum

Çağın kokusu nefesimi yakıyor

Çağın sesi kulaklarımı vuruyor

Biliyor musun?

Bazen ben! televizyona da bakıyorum

Gözüm kayıyor aslında

Defterim önümde şiir yazarken

Bir haberle

Bir haberle daha

Sarsılıyorum

Şiir patlıyor defterimin ortasında

Şarapnelleri nasıl vuruyor beni

Ah nasıl vuruyor

Olsun yalnız beni vursun

Beni!

Tıkasam diyorum kulaklarımı

Bölüşemediğiniz şu dünya var ya

Deyip ağzımı bozmak geliyor bazen de ama

Hiç küfretmedim…

Kalemin gözleri doluyor

Yazarken

Niye yazıyorsun yazma madem diyorum

Dokunma diyor

Hani mor rüyaları

Pembe hülyaları yazacaktın

Nafile

Yazamıyor…

Kalemim ağladıkça ben üşüyorum

Üşüyorum

Üşüdükçe dünyanın tüm çocuklarını

Kanatlarımın altına alıyorum

Isıtsınlar diye beni

Ve şiir kırılıyor asrın dişleri arasında

Ezilse de dişlilerde

Bulansa da

Yazıyor kalem

Beni soracak olursan

Yaralıyım

Al yanaklı çocukların kalbiyle

Dua dinliyorum şimdi de

Ve yağmur sesi

Gürültü etmeyin

Nilüfer zontul aktaş

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

( Bu Şiir Ben Mektup Olacağım Dedi başlıklı yazı Zontul tarafından 15.03.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.