küçük bir süs kabağı boyamıştım yıllar önce
gül kuruturdum defterimin arasında
çalılardan böğürtlen bulur sürerdik dudaklarımıza
bebeklerimiz doymuştu kıyafete
gipürlü bile dikmiştim elbisesini
cep sobası hayal etmiştim 
uzun okul yollarında
ellerimi hoflarken..

çilek kokulu silgiler ucuzda değildi
mıknatıslı kalemliğimi araba ezmişti
açılıp dökülünce eşyalarım...
elâ gözlerime değen yağmurları
kattım dün gece ki yağmurlara...

masal anlatırken babaannem
beş yumurtayı sevdim
kaf-dağına çıkan dürüst prensleri
sevdim
dut ağacı silkeleyip
pekmez şırasına banmayı
ekimin sarhoş eden
gazel kokusunu
papatya tacıyla baharın kollarını
dolarken boynuma
iyilik bohçamızdan çıkan
toprağa tohumla iltifat etmeyi
yanaklarımı yakan domatesi sonra
bir yaz günü...
eldiven olmadan da kartopu oynadı
minik ellerim
Sarı saçlarımı sarartırken güneş
fırtına savurdu da...

Şu sıralar elle tutulacak
dalından sarkan nar çiçeği
...
Nilüfer A. Zontul

( Kalmadı başlıklı yazı Zontul tarafından 15.12.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.