Başlayalı çok oldu. Lakin hiç böyle ters düşmemiştik. Saç uçlarımdan gözlerime düşen pembe yanılgıyı kör ediyorsun. Samimi olmanın ötesindeki tedirgin edici kırınganlıklarımı perçinliyorsun. Gitmek adı altında başka bir dünya varsa kalmak mı hüzünlendiriyor seni. Yaşamın soluksuz çırpınışlarıyla gözden kaybolan beyaz bir kelebeğin, üstünü örten mavi bir gökyüzünün beyaz bulutları. Sizi hangi izdüşüm attı bu gökyüzüne...
Gittin ya, Çocukluğumdan kalma yaralar yapıştı çarşafıma, şimdi bırak üstü lekeli kalsın çizdiğim hatıralar... Gittin ya, Kurumuş bakışlarımın sararmış tarlalarında öğütüyorum buğday tenini... Gittin ya, Penceremin kepenekleri takılı kaldı parmak uçlarımda.. Gittin ya kalmak daha mı zor geldi.