anlamsız bir şiir
 
 
                             tümörlü bahtımı gönlümün arka bahçesine gömdüm
sakıncası yoksa bu yaranın üstünde hayal kurabilir miyim
 
 
 
şimdi sen
üstü kapalı konferanslar verirken yalnızlığına
ben senin resmini çiziyorum
mest olduğum dali'nin elleriyle
tuvalimde kargalar
bir buğday tarlasının
göğüs tüylerini çekip
toprağını eşelerken
korkuluğun gözlerindeki dehşet
ölü takliti yapıyor
tanrı buna gülüp geçiyor
 
 
                                            yılan hikayesine benzer bazı aşklar
                                                      uzatmalı sevgililerin çırpınan yüreklerinde
 
 
tüm gücümle kaşıyıp da kanattığım
bir yarasın tenime bulaşan
hafifti sevmelerim
iki muhabbet kuşunun gagasında
kelamlarımız bir ceviz kabuğunu dolduramazken
sırada bekleyen kabukları
veda sözcükleriyle doldurduk
 
 
ben gitmekten korkardım
sen
kafama kusan kuştan nem kapıp
avuç içi haritanda
çok küçük kalmış bir akarsu arardın kendine
aşk dediğimiz
bir nebze olsun içimizdeki hava şartlarına direnmeliydi
sosyal fobisiyle gözbebeklerini büyüterek dışarı bakan
sineğin sırtından
düşerek öldü
 
 
nereye gitsem yalnızlığım bir yaren gibi giriyor koluma
kolumu çekecek olsam
tutunur kaval kemiğimden
hani bir de
bir of çekmek istesem
dağların bir gözünde şer
diğer gözü
dağlara gel melodisiyle geçer duvarlarımdan
 
 
bugün
en lüks aksesuarım
stestoskopumla
kendimi alıp aydınlığa çıkardım
güneş henüz yüksek topuklu ayakkabısını giymemişti
senin anlayacağın boyu kısaydı
zaten tam mevsimiydi tenime ihanet etmesinin
nice sokaklardan geçtim yokluğundan geçer gibi
ayrılık kokan çıkmaz sokağına girdiğimde
 
 
                                                                 bak kalbim
                                                                 burası ilk göz göze geldiğimiz yer
                                                                           kalbim buna gülüp geçiyor
 
 
ne vakit
kalbi durmuş bir şiirime hayat öpücüğü versen
hibe ettiğim gözlerimden uçaklar geçerdi
seni yaşamak
inişlerine ve çıkışlarına ok gibi fırlamaktı
çok kötüydü aritmetiğim
sayamazdım dilinde biten tüyleri
aşk biraz da
çılgınlık demekti
 
                              hiçbir tesir altında kalmadan
                                   kavgalarının alnından öpüyorum
 
 
 
SEVDAMBEYAZ
S.G
                  
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
( Gizli Yaram başlıklı yazı Sevdambeyaz tarafından 24.05.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.