Geriye dönüşü olmaz, ömrüne yanıp tütenin 
Neyin var ise elinde, soluksuz göçer gidersin
Kalemi kırılır yazmaz, cümlesi hızlı bitenin
Neyin var ise elinde, soluksuz göçer gidersin

Kırk dört senelik o ömrün, sırtını yıllara yaslar
Yarenin olur ise, zamansız ötüşen kuşlar
Gönlüne dikenler batsa, işe yaramaz dönüşler
Neyin var ise elinde, soluksuz uçar gidersin

Sevdaya olan kudretin, hüzünde yerini alır
Kimselere anlatmasın hesabın mahşere kalır
Üşüyen hayallerinse acıya hep maya çalar
Neyin var ise elinde, soluksuz kaçar gidersin

Aldığın her bir nefes, emanet sayasın tenden
Ölüm döşeğinde isen, boncuk ter dökülür senden
Girdiğin bu son kulvarda, şükre şükür kat bu günden
Neyin var ise elinde, soluksuz açar gidersin

Mihman olup kâinatın sırına gelip oturdun
Aklına esen derdini, habersiz aldın götürdün 
Doymadı gözün bir türlü, sondan sonunu getirdin
Neyin var ise elinde, soluksuz biçer gidersin

Ceylanlığın isimsizken, alıcın gelip oklayacak
Es geçip güzelliğini, derde dertler ekleyecek
Derya gözelerin kuru, günahı kim aklayacak
Neyin var ise elinde, soluksuz içer gidersin

Zaralım ne edersin ki, dumanlıdır gönül dağın
Sol yanından merhametin kaskatı belenir sağın
Rüzgâr telinde mızrabın ağıtlaşır gençlik çağın
Neyin var ise elinden, soluksuz naçar gidersin
( Nem Kaldı... başlıklı yazı ŞadiyeGÜRBÜZ tarafından 18.05.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.