Ol sineme can pare, hülyalı bekleyişler
Dolunay alev topu, sana can ekleyişler
Aşk büyülü bir sözcük, kafesi devri âlem
Damlasında kayboldum, görsün isterse âlem
Kuğu edası ruhum, yakamozun boynundan
Ayın perçemi sarkmış, yıldızımın koynundan
Vakur duruşlarına, iste canım vereyim
Düş sine-i koynuma, sana güller dereyim
Bülbül feryadı figan, gülüne parelenir
Pınarım coşkun çağlar, gözlerim harelenir
Raks etsin tende buğum, şimal yıldızın oldum
Beni benden ettin de, kendimi sende buldum
Okşanası saçların, rüzgâr tarayıp durur
Bu yöne hiç bakmazsın, canım canına kurur
özüm özüne dönük, yok aslında farkımız
Nazına odaklandım, bizi çalsın şarkımız
Ben mert tuvaller gördüm, yabana yürek sermez
Tülünü çeksem gönlün, ressamım fırsat vermez
Naif fırça darbesi, yürek atışlarımda
Can evim sırça saray, sevda yatışlarımda
Ressamın fırçasından, ikimiz bakmalıyız
Bir valsin süzülüşü, tuvalden akmalıyız
Renk cümbüşü sarılış, raksta kıvrım bu tenim
Koylarına ay düşsün, kuzey yıldızın benim