Her nota nağmesinde dağdan taşı aşırmış
Mızrap, dem usturuplu hoşluk eder sazından
Sevdanın gül perçemi ateşine düşürmüş
Gönül sebatkar bülbül lütuf eder nazından!
Ceylan gözlü bakışa koşan adım yorulmaz
Nazenin sevgiliye dilbaz olurmuş aşkı
Kavlinden can yakışa aşan ayak durulmaz
Yazarken kalem inci, buse bulurmuş meşki!
Bazen aşkta yok olmak yangınından mustarip
Dudaklarda terennüm şarkılarda gazelmiş
Bazen ruh bulup kalmak perdelerden estirip
Sakinin sır deminde hem özel hem güzelmiş!
Sazendenin sazını onlar gibi çalmak var
Makam dilber tadında kalem kağıt buluşmuş
Yüreğin kış, yazını tüm yarene salmak var
Ah o eller, o diller g/onca dudak alışmış!