Toplamda altı hece ve iki kelimeden oluşan basit bir cümle gibi gözüküyor.Tabi bunda günümüzde bu cümleyi çok kolay bir şekilde kullanmamızda etkilidir.O Ferhat ile Şirin, Kerem ile Aslı aşkları kamadı. O meşhur Yeşilçam'a konu olan aşklar günümüzde yok. Kaçımız bu cümleyi söylerken içinde sakladığı anlamı, ağırlığı farkediyor? Kaçımız bu güzelim cümleyi gerektiği gibi kullanıyor?
      Şöyle bir günümüze bakalım. Günümüzde televizyon dediğimiz aygıtta her gün bir sürü ünlünün haberleri yayınlanıyor. (Zaten televizyonlarda doğru, düzgün program kalmadı ama bu da ayrı bir konudur.) Bir bakıyorsunuz manken Ayşe, şarkıcı Ahmet'le ölümüne bir aşk yaşıyor ve bunu bağıra bağıra söylüyor. Aradan iki gün geçmede bizim Ayşe başka bir ünlüyle sarmaş dolaş görüntüleniyor.Ne büyük aşk be!
     Ünlüleri geçelim ve gelelim bizim ortamlara. Türk gençliği nereye gidiyor. Kızlar veya erkekler farketmez. Her iki tarafta  çok bozuldu. Artık biri bizi görür , laf olur korkusu yerine; ben şu kadar kızla çıktım, senin bu kadar sevgilin oldu muhabbetleri var. ( Gerçi kızla erkek yanyana görülmesin. Hemen sevigil yakıştırılması yapılıyor ama o da ayrı bir konu)
      Kimse ben tutucu bir insan sanmasın. Bende her insan gibi aşık olabiliyorum ve bende herkesin bunu bilmesini istiyorum. Ama benim görüşüm sevgi ve aşk kavramlarının olduğu yerde azda olsa biraz saygı olmalı.Bir insan iki hafta da bir birine aşık olabilir mi? Sakın yok demeyin. Çünkü günümüzde genelde öyle oluyor.
   Aslında yazmaya devam etsem sayfalarca bu konu hakkında yazabilirim.Fakat sizi böyle uzun yazılarla sıkmak istemiyorum . Bir arkadaşım ve bir öğretmenimin söylediği iki öğütle bitiriyorum.
"Seni seviyorum demeden önce yüz defa düşünüp söylemelisin. Yoksa o cümlenin ağırlığı altında ezilirsin"
"Eğer bir kişiye geleceğinizle ilgili planlarda yer vermiyorsanız, o cümleyi kurupta karşınızdakini boşuna ümitlendirmeyin."
     
                                                  SİZİ SEVİYORUM
  2008 yazdığım bir yazıdır.

( Se-ni Se-vi-yo-rum başlıklı yazı Volkan Şahan tarafından 15.09.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu