Eskiden dağları mekân tutardı

Kervan talan eder, kutta-i tarik

Çalışmadan çalar çırpar yutardı

Canavardan beter, kutta-i tarik.

 

 

Eline gariban düşmeye görsün

Her şeyini alır isterse ölsün

Yeter ki kendisi yaşasın gülsün

Komşusunu teper, kutta-i tarik.

 

 

Ama bu asırda o da gelişti

Rant nerede ise ona ilişti

Hile hurda ile aşı bölüştü

Oldu da tam siper, kutta-i tarik.

 

 

Modernleşti zalim kravat taktı

Nice masumların canını yaktı

Gaddar acımadı volkanca aktı

Her dönemde keder, kutta-i tarik.

 

 

Hele gönül yolu, kesene vay vay

Lanet eder yerler, gökte melek ay

İmanı çatırdar her yön ona fay

Zehirli bir biber, kutta-i tarik.

 

 

Kendisi himmete muhtaç pir iken

Oturan bir posta; olur dert eken

Has gül duruyorken; koklanmaz diken

Ne çok nahoş kader, kutta-i tarik…

 

 

Salih Yıldız…08.11.2010

 

 

 

( Kutta-i Tarik başlıklı yazı salih-yildiz tarafından 11/8/2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.