Yorgun bir şiirim, dile benden ne kadar hüzün istersen vereceğim düş sepetimden.

 

 

 

Yâdında dünün, mevsime meyleden bir yemin

Firakım

Firarım

Fidan boylu yalnızlığım

Iskaladığım kadar hayatı

Dumanı tüter de tüter Paşabahçe vapurunun

Demime bakma sen,

Çoktan tükendi çayım, çomağım kırık kulpunda

Çaydanlığın bol acılı sırlar demlediğim

Dünün mizacına yakınım

Kum döken bir saat misali

Şiirlerin yorgun böbreği

Temcit pilavı gibi dizilmişken askıntı hüsran

Bir kompliman ki şiirden kaçan

Kompetanıyım artık hayatın

Nerede dirlik orada yokum

Nerede dinginlik

Tutuşan yorganım

Esefle üstümü örten

Araf’ta saklı dualarımla

Bir varmışım bir yokmuşum meğer

Kuruntuların İlahesi

Ölümden önceki son durak adeta bizim evin hanesi

Tekil iştigalim

Çoğunluk mensubu

Kör vicdanlarda saklı açlık mekanizması

Ah, be hafız:

Adı para dün peşime takılan köpeğe verseydim eğer ki

Bakar mıydı yüzüne o kâğıdın?

Yüzüme baktığı kadar sefil varlığının kuyruğu

Mademki kopuk

Mademki ben de kopuğum hayattan

Geniş mezhepli insanlara isyanım

Ve itikadım

Ve ibrazım

Sanık sandalyesinde yosun tutan bir hâkim misali

Müebbet yediğim yedirdiğim duyguların da muadili

Köhne bir şiirden arda kalan yüz görümü

Dizelerin arifesi

Azat edilesi zamlı tarifesi hayatın

Bin dalya

Binlerce balya

Akut ölümlerden arda kalan sadece itikadım

İnancım ve yalnızlığım

Allah katında kabul görmekse tek maruzatım

Delişmen kafilesi sözcüklerin

Dilaltı bildiğim kalemin

Solgun sönük nüktesi

Az bekle sen, yeter ki, hafız

Bedenimden göç eder etmez geleceğim

Ölümü gör ki

Ölümsüzlüğe şerh düştüm düşeli

Yaşanan can pazarı

Nasıl ki yalnızlığım sabit o cam kenarında hayatın devranın

Sileceklerimi çalıştırır çalıştırmaz yanındayım

Sadık olduğum kadar sözlerime

Sanık olduğum kadar yüreğin mahzeninde

Sabır taşı olsa çatlamıştı madem

Niyazım nazımla yok dönüşüm kendimden

Yeter ki, sen, ha, de

Harfiyen sevdiğim kimse

Söz sana iştigalim yüreğimdeki servetle…

 


( Az Bekle Sen Yeter Ki Hafız... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 8.02.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu