Altaylardan Tunaya Kızılelmaya Türkler Türk Tarihinin Baştan Sona Destansı Anlatımı
ALTAYLARDAN TUNA'YA KIZILELMA'YA 
                        TÜRKLER 
(Türk tarihinin baştan sona destansı anlatımı
Türkiye'de ve Dünyada bir ilk .Basım aşamasındaki çıkacak olan 818 sayfalık kitabımdan tanıtım amaçlı kısa bir bölüm)

TÜRK DESTANI

Destana başladım çekip Bismillah,
Türk milletini yaratmıştı Allah.

Geliyor Türk ırkı Yafes soyundan,
Bahsedeceğiz size Oğuz boyundan.

Asena’yla Börteçine kurdumuz,
Ergenekon’dan çıkıyor ordumuz

Bozkurdumu en önde yürüterek,
Çıktık demir dağları eriterek.

Dövüyordu Türk milleti demiri,
Ergenekon’dan doğacak her biri.

Unutulmaz Ergenekon destanı,
Türk’e heyecan veriyor her anı.

Ergenekon Türk’ün Nevruz Bayramı,
Kabaracak Oğuzların ayranı.

Türk kültürünün önemli bölümü,
Olmayacak bozkurtların ölümü.

İnletiyordu naramız dört yanı,
Andırıyorduk büyük bir tufanı.

Bozkurt sesi geliyordu derinden,
Kısrak sürdük Asya steplerinden.

Bu destan bozkurtların dirilişi,
Başlayacak Türklerin yükselişi.

Cihanda oynayacak yer yerinden,
Bahsedecek tarihte Türk erinden.

Dünyaya hâkim olmaktır işimiz,
Kahramandır erkeğimiz, dişimiz.

Yaşanacak dünyada Türk destanı,
Tanı ey Türkoğlu sen de atanı.

Söylenecek dünyada türkümüz,
Yaşayacak Kızılelma ülkümüz.

Yayılacak Türkler cihan sathına,
Dünyada çıkacak artık fırtına.

Cihanı savuracak rüzgârımız,
Dalgalanacak bizim bayrağımız.

Sıkı sıkıya sarıldık bu davaya,
Varacağız elbette Kızılelma’ya.

Başlıyordu Türk’ün kutlu davası,
Değişecekti cihanın havası.

Gideceğiz Altaylardan Tuna’ya,
Nizam vereceğiz bütün dünyaya.

Cihana vuracağız mührümüzü,
Görecektir dünya da ünümüzü.

Adriyatik’ten ta Çin Denizi’ne,
Rastlanır orda Türk’ün izine.

Gökyüzü çadır güneş bayrağımız,
Ötüken Yaylası’dır yatağımız.

Oğuz Kağan’dır bizim başbuğumuz,
Cihan hâkimiyetidir yolumuz.

Tanıyacak cihan Oğuz Kağanı,
Dünyayı kavuracak Türk destanı.

Türk ırkının büyük bir efsanesi,
Alp Er Tunga’ydı onun bir tanesi.

Hâkim olmak için geldik cihana,
Kavuştuk bizler de sayısız hana.

Önderimizdir bizim Oğuz Hanım,
En sonuncusu Mustafa Kemal’ım.

Oğuz Han’dan Kültigin’e Bilge’ye,
Kavuştuk Alparslan’a, Selçuk Bey’e.

Tuğrul Beyimiz ile Çağrı'mıza,
Başbuğlar önder oldu ırkımıza.

Kutalmışoğlu'na ,Melihşah'ıma,
Selam olsun bütün Padişahıma.

Anadolu‘da Kılıçarslan’ımız,
Haçlıyı durdurdu bu arslanımız.

Atamız bizim Ertuğrul Gazi’miz,
Şahlanıyordu onunla mazimiz.

Söğüt’ten çıkar Kara Osman’ımız,
Korkacak Türk’ten bütün düşmanımız.

Yıldırım ile Fatih Mehmed'imiz,
Övünürüz onlar ile hepimiz.

Yavuz’umuz ile Süleyman’ımız,
Avrupa’yı titretir fermanımız.

Kara Murad'ımız  ve Malkoçoğlu,
Bu destanı yazıyor Kılıçoğlu.

Türk ırkının en büyük önderleri,
Kalbimizdedir onların yerleri.

Üç kıtaya doğrudur gidişimiz,
Devletler kurmaktır bizim işimiz.

Ordularımız var bizim sayısız,
Düşünülmez bu dünya da Kayı’sız.

Oğuz’um, Kınık’ım, sonuncu Kayı’m,
Diğer boylarla çoktu benim sayım.

Peçeneğim, Uz’um, Avar, Kıpçağım,
Türk ırkını görüyordu her çağım.

Hun’um, Göktürk’üm ve de Uygur’um.
Hepsi de benim büyük gururum.

Karahanlı’m, Gazneli’m, Altınordu’m,
Harzemşah’lım, Babür’üm ve Timur’um.

Memluk’lum, Dilmaç’lım ve Çağatay’lım,
Hepsi de aynı soydandır Altay’lım.

Karakoyunlu’m, Sökmenli’m, Hazar’ım,
Bu beylikleri burada yazarım.

Saltuklu’m, Ramazanoğlu’m, Avşar’ım, 
Onlar ile dünyalara taşarım.

Eyyub’um, Tolunoğlu’m, İhşidoğlu’m,
Kırım Han’ım, Safevi’m, Akkoyunlu’m.

Karamanoğlu ile Danişmendli’m,
Bunların tamamı da benim ceddim.

Dulkadir, Germiyan ve Çaka Bey’im,
Türk olan bu beylikler de her şeyim.

Selçuklu ile Osmanlı Devletim,
Cihanı titretti benim milletim.

En son kalemizdir şu Anadolu’m,
Kızılelma’yı gösteriyor yolum.

Mesken tuttuk bizler Altayları,
Yürüdü oradan Oğuz boyları.

Önce alp, sonra alperenimiz,
Bayrağı taşıdı bütün çerimiz.

Hoca Ahmet Yesevi’dir pirimiz,
Yesi şehridir bizim bu yerimiz.

Aleme nizam vermektir işleri,
Türkistan’ımın gaza dervişleri,

Türk milletinin akıncı beyleri,
Onlarla yürüdük bizler ileri.

Malazgirt’te başlattılar atağı,
Söğüt’te kurdular Türkmen otağı.

Onlardı bu vatanın tek delisi,
Hem koruyucusu, hem de velisi.

İnşa ettiler dinin kubbesini,
Duyurdular ezanımın sesini.

Kelimetullaha gönül verenler,
Hoca Ahmet Yesevi Alperenler.

İslamı tasavvuf ile yaydılar,
Yunus, Hacı Bektaş, Mevlana’ydılar.

Cihad için Anadolu’daydılar,
Sarı Saltuk, Geyikli Baba’ydılar.

Türk-İslam ülküsüyle yoğrulan,
Bu şahsiyetlerdir hakka doğrulan.

Türk- İslam ülküsüne kan verenler,
Bu davayı omuzlar Alperenler.

Çıkıyor kahramanlar Türk soyundan,
Geliyordu onlar Oğuzun boyundan,

Oğuz balası kurt olarak doğar,
Vatana göz diken çakalı boğar.

Mavi gözlü, boz yeleli bozkurdum,
Onunla kurtulmuştu benim yurdum.

Kurtarıcımızdır Mustafa Kemal,
Onunla gelecek Türk’e istiklal.

Ona her Türk’ün minnet borcu var,
Sağladı Ata’mız Türklere itibar.

Düşman askeri girdi yurdumuza,
Dokunuyordu her şey kanımıza.

Karşı koymak gerekti behemahal,
Samsun’a çıkıyor Mustafa Kemal.

Geliyor Türk'ün yiğit Mustafa’sı,
Bitecek onunla Türk'ün tasası.

Anadolu’yu kurtarmak görevi,
Çok çalışacaktı bu ülkü devi.

Anadolu’daydı Atatürk’ümüz,
Hür yaşadı onunla Türk'ümüz.

Savunucusudur Anadolu'mun,
Kahraman önderidir tüm yurdumun.

Oluyordu milletine tek önder,
Bulunmazdı böyle yiğit pek ender.

Samsun’a çıkar Bandırma Gemisi,
Atatürk’tü bizlerin tek hamisi.

Atatürk’ün Samsun’a gelişi,
Başlayacaktı Türk’ün direnişi.

Toplanmıştı Türk’ün yiğit erleri,
Başbuğ Atatürk’tü tek liderleri.

Vatana sahip çıktı Atatürk’üm.
Sevmekti vatanı benim tek ülküm.

Seviyordu Atatürk milletini,
Kurdu Türkiye Cumhuriyetini.

Atatürk Türk’ün kırmızıçizgisi,
Hem kurtarıcısı, hem de gazisi.

Anadolu’da dalgalandı tuğu,
Türk ırkının sonuncu Başbuğu.

Onu Türk’e göndermişti Yaradan,
Selam olsun Ata’mıza buradan. 

Seni anlatmaya sayfalar yetmez,
Seni sevmeyeni tarih affetmez.

Yurdu işgal etmişti şerefsizler,
Sen olmasaydın ne olurduk bizler?

Kurtardın milletin namusunu,
Denize döktün Yunan ordusunu.

İndirmedin göklerden hilâlimi,
Düzeltmiştin kötü giden halimi.

İstiklâli getirdin ülkemize,
Güneş gibi doğdun Türkiye’mize.

Sessiz kalmadı minarelerim,
Ay- yıldızla süslendi caddelerim.

Ezanlarım inletti semaları,
Seninledir milletin duaları.

Yükselsin senin de daima namın,
Kurtarıcısıydın sen Müslümanın.

İşgalden kurtardın Türk milletini,
Ayağa kaldırdın Türk devletini.

Mutluluğu yaşattın hepimize.
Zeval getirtmedin milletimize.

Diz çöktürtmedin küffarın önünde,
Yardım ettin Türk’e kötü gününde.

İyi bir ders verdin kâfir Yunan’a,
Başbuğ Atatürk dedik biz de sana.

Geçmiştin Mehmetlerimin başına,
Sahip çıktın toprağıma, taşına.

Şehidler verdik bu toprak uğruna,
Yurdu vermedin Yunan gâvuruna.

Şehidlerimizdir kefensiz yatan,
Sana minnettardır bu cennet vatan,

Seni sever yaşlımız, gencimiz,
Çok çetin geçmişti bizim cengimiz.

Önder oldun milletime bu harpte,
Zafer kazandın doğuda ve garpte.

Özgürlüğe gidiyordu bu yolum,
Türk’e aittir benim Anadolu’m.

Tütecektir her yerde ocağım,
Dalgalanacak devamlı sancağım.

Selam duracağız her gün ona,
Canımız feda olsun bu vatana.

Vermeyiz bizler özgürlüğümüzü,
Savunduk devamlı Türklüğümüzü.

Devre dışı bıraktı Atam Sevr’i,
Son buluyordu düşmanların devri.

Parya olmaz hiçbir zaman ırkımız,
Vardır bizim başkasından farkımız.

Zincire vurulmaz Türk neferi,
Destanlar yazmıştı Ata’nın eri.

Cenk meydanlarında kükreyerek,
Övündük Ne Mutlu Türküm Diyerek.

Duramaz Türkoğlu hiç yerinde,
İlerledik Atatürk’ün emrinde.

Dolaştı Atam yurdu karış karış,
Dedi “Yurtta Sulh, Cihanda Barış”.

Özgür yaşıyoruz hep sayende,
Ay- yıldız dalgalandı Türkiye’nde.

Seni bilmeyene yazıklar olsun,
Allah bu milleti her zaman korusun.

Ne mutlu annene seni doğurdu,
Bağrına basmıştı seni Türk yurdu.

Yurdumuzdan kovdun tüm düşmanları,
Yaşasın Türk’ün yiğit Başbuğları.

Düşmanların hepsini ettirdin pes,
Ey kahpe rüzgâr nerden esersen es!

Yırtmıştık artık tüm prangaları,
Çok yaşasın Kemal’in orduları.

Kurucu liderimiz ve önderimiz,
Onunla değişmişti kaderimiz.

Yeni ufuklaradır gidişimiz,
Olacaktır elbet dirilişimiz.

Türkiye yüzyılı gelecek günler,
Çok çalışacak vatanı sevenler.

Olmayacak Türk çocuğu kaygılı,
Gelecek günlerim Türk’ün yüzyılı.

Yeniden şahlanacak milletimiz,
Cihana yön verecek devletimiz.

Yaşayacağız bunun umuduyla,
Öğünecek Türkoğlu soyuyla. 

Yiğitlerle doludur tarihimiz,
Örnek olsun hepimize ceddimiz.

Dalgalanacak gayri bayrağımız,
Susmayacaktı artık ezanımız.

Mertçe çarpışmıştık burun, buruna,
Canlar vermiştik bir hilal uğruna.

Sağladı Atam bize istiklali,
Yükseldi Türk milletinin hilali.

Diyordu "Türk Öğün Çalış Güven,"
Atatürk’tü Türk milletini seven.

Geçti tarihin altın sayfasına,
Bağlıydı Türk milleti Ata’sına

Korumuştuk biz istiklalimizi,
Sevmiştik Mustafa Kemal’imizi.

Neler yazsak az gelir Atatürk’e,
Minnettarız biz de bu büyük Türk’e.

Türk milleti mutlu yaşasın diye,
Bu vatanı bize etti hediye.

Kahramanıdır son yüzyılımızın,
Sevdiği bir liderdir dünyamızın.

Kelimeler yazmak yetmez ki ona,
Allah rahmet etsin kana, kana.

Kötü söz söyletmeyiz biz ardından,
Mustafa Kemal geçti Türk yurdundan.

Alparslan’dan emanet güzel yurdu,
Mustafa Kemal Atatürk korudu.

Mete Han’dan kahraman Atatürk’e,
Yiğit başbuğlar geliyordu Türk’e.

Oldular Türk milletinin başbuğu,
Düşmana korku salıyordu tuğu.

“Ben şimdi ölürsem oğullarımız,
Gelecekte olur başbuğlarımız”.

Deyip esir olmadı Çiçi Yabgu,
Dünya nizamının timsalidir bu.

Atımın susmuyordu kişnemesi,
Durmuyordu Türk’ün ilerlemesi.

Harekete geçiyor Oğuz boyum.
Avrupa’da kurulacaktır toyum.

Bir Hun akını Avrupa’yı seçer
Kağanlığa Başbuğ Balamir geçer.

Şaha kalktı Hun Türkü’nün alpleri,
Görüyordu Avrupa biz Türkleri.

Karşı koyamadı Hunlara Roma,
Hızla girdi Atilla Orlean’a.

Avrupa’dan ses veriyor Atilla’mız,
Alplerden duyulacaktı naramız.

Alp Dağlarını ortadan yardılar,
Almak için Avrupa’yı sardılar.

Derlerdi ona Allah’ın kamçısı,
Çoğalmıştı Avrupa’nın acısı.

Alp Dağlarını aşıp İtalya’ya,
Gidiyordu o doğruca Roma’ya.

Yalvardılar önünde Atilla’nın,
Fethini önlediler Vatikan’ın.

Ganimetler alınıp sağlandı barış,
Titrettik Avrupa’yı karış karış.

Türk tarihinin en büyük lideri,
Atilla’dır Hun Türk’ünün önderi.

Bir orduya bedeldi ki kendisi,
Atilla’ydı Hun’un tek efendisi.

Alpler doğuruyordu Türk anası,
Esiyordu Peçenek fırtınası.

Ardından şahlandı Oğuz Uzları,
Gelin oldu Türk’e Bizans kızları.

Bükülmüyordu Uzların bileği,
Tanıdılar sonra da Peçeneği.

Vermediler düşmana bir seçenek,
Bizans’ı titretti bizim Peçenek.

Tarihe yazıyorduk adımızı,
Tanrı Dağında içtik andımızı.

Ötüken bölgesi Türk’ün otağı,
Selam veriyor bize Tanrı Dağı.

Cihana seslendik kurt otağından,
Duman tütüyordu Tanrı Dağından.

Serinledik Orhun’un suyundan,
Geliyorduk bizler Oğuz boyundan.

Önümüzde gidiyordu bir bozkurt,
Oluyordu topraklar Türklere yurt.

Kırk yiğidiyle Çin’e giden Kürşat,
Çin sarayını ediyordu haşat.

Kırk kişiden kuruyordu bir ordu,
Öne geçip Çinliden hesap sordu.

İstiklal için ölüme can atan,
Kürşat’tır Türk’ün şanına şan katan.

Ellerinde bozkurt başlı bayrak,
Göktürkleri bir nizama koyarak,

Çin’e eğilmediler, eğdirdiler,
Cihana Türk’ün adını verdiler.

Yürüdük Başbuğ Kürşat’ın izinden,
İndirmedik bayrağı gökyüzünden.

İlteber Kağan’ımız, Tardu’muz,
Çin Seddi’ni aşıyordu ordumuz.

Şaha kaldıracağız biz Türklüğü,
Görülecek Türklerin büyüklüğü.

Duramıyor kimse Türk’ün önünde,
İlerledik Kızılelma yönünde.

Aştık önümüzdeki her zorluğu,
Kurduk on altı imparatorluğu.

Yüzden fazlaydı beyliklerim,
Yönetti dünyayı asil Türklerim.

Cihan hâkimiyeti hedefimiz,
Yaşayacaktır bizim devletimiz.

Nizamı Alemdir kutsal ülkümüz,
Ulaşacak bu ülküye Türk’ümüz.

Viyana önlerinden Çin Seddi’ne,
Gidiyordu Türkler hedefine.

Kumandayı alıyordu başbuğlar,
Dalgalanıyordu sancakta tuğlar.

Çalınsın cihanda artık kopuzum,
Dedi Yaradan yürüsün Oğuzum.

Emrimize aldık her memleketi,
Dünyaya yayıldı Türk hareketi.

Üç kıtada dalgalanacak sancağı,
Tütecek dünyada Türk’ün ocağı.

Tarihin sayfaları sana bir yön,
Türk milleti titre ve kendine dön.

Şan ve şerefle dolu tarihimiz,
Övünç kaynağıdır bize ceddimiz

Yıldırımlar yaratan ırkın ahfadı,
Tarihte Türk diye yazıyor adı.


NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

YILDIRIMLAR YARATAN BİR IRKIN AHFADIYIZ.

EY! TÜRK MİLLETİ TİTRE VE KENDİNE DÖN.

ALLAH TÜRK MİLLETİNİ KORUSUN VE YÜCELTSİN . AMİN



Yozgat-Çekerekli
Araştırmacı ve Yazar

Destan Şairi: 
Mesut KILIÇOĞLU
Keçiören-Ankara


NOT: 

ÇIKACAK OLAN 818 SAYFALIK TÜRK TARİHİNİ BAŞTAN SONA DESTAN OLARAK ANLATAN KİTABIMIN KONUSU

Nuh Peygamberin oğlu Yafes’ten itibaren, Türk tarihinin baştan sona Mete Han’dan, Oğuz Kağan’dan, Alp Er Tunga’dan başlayarak kronolojik sırasıyla Başbuğ Atatürk’e kadar olan, tüm Türk büyüklerini, Bilge Kağan’ı Kültigin’i, Tonyukuk’u, Çiçi Yapgu’yu, Kürşad’ı, Balamir Başbuğ’u, Atilla’yı, Uldin’i, Karaton’u, Satuk Buğra’yı, Selçuk Bey’i, Alparslan’ı, Çağrı’yı,Tuğrul Bey’i, Melihşah’ı, Tapar’ı, Sultan Sencer’i, Kılıçarslanları, Kutalmışoğlu Süleyman Şah’ı, Ertuğrul Gazi’yi, Osman Bey’i, Orhan’ı, Yıldırım’ı, Çelebi Mehmed’i , Fatih’i,Yavuz’u, Kanuni’yi, Abdülhamid’i, Emir Timur’u, Gazneli Mahmut’u, Babürşah’ı, Harzemşah’ı, Karamanoğlu 
Mehmet Bey’i, Çaka Bey’i,Tüm Türk Başbuğlarını, Yabgularını, Hanlarını, Sultanlarını, yiğitlerini ve gösterdikleri kahramanlıklarını.

Hunlar’dan Türkiye Cumhuriyeti’ne, Ergenekon’dan Anadolu’ya kadar kurulan tüm Türk devletlerini, Türk imparatorluklarını, beyliklerini ve hanlıklarını, Türk boylarını, Peçenekleri,
Hazarları, Avarları, Uzları, Kıpçakları, Sabarları, Göktürkleri, Uygurları, Karahanlı’yı, Gazneli’yi, Babürlü’yü, Delhi Türk Sultanlığı’nı, Harzemşahlı’yı, Altınordu’yu, Timurluları, Selçuklu’yu, 
Osmanlı’yı, hakim oldukları yerleri, anavatanlarını, Ötüken Yaylası’nı,Tanrı Dağı’nı, Orhun Otağı’nı, Güzel Türkistan’ı, sultanların cihan hâkimiyeti mefkuresini, Türk’ün nizam-ı âlem ve İ’la-yı kelimetullah davasını, Kızılelma’sını, Alperenleri, Hoca Ahmet Yesevi’nin Derviş 
Gazilerini, Sarı Saltuk’u, Şeyh Edabali’yi, Geyikli Baba’yı, Mevlana’yı, Hacı Bayram’ı,Hacı Bektaş Veli’yi, Yunus Emre’yi, hayat nizamlarını, Türk kültürünü, Türk töresini,Türk medeniyetini, Taç Mahal’ı, Selimiye’yi, Süleymaniye’yi, Mimar Sinan’ı, Türk’ün ilim adamlarını, aksakallılarını 
Dedem Korkut’u, Kaşkarlı Mahmud’u, Yusuf Has Hacib’i, Maturidi’yi, Ali Kuşçu’yu, Hazerfan Ahmet Çelebi’yi, Uluğ Bey’i, Nizamülmülk’ü, Farabi’yi, İbni Sina’yı, Akşemseddin’i, Gazali’yi ,Biruni’yi, Piri Reis’i, Selçuklu kervansaraylarını, Ahileri, yaşayışlarını, inanışlarını, devlette en üst makamlara çıkan Osmanlı devşirmelerini,

Türk’le ilgili olan Türk’ü ilgilendiren her konuyu, her savaşı, Balkan Savaşlarını, Sarıkamış Harekâtını, Suriye Cephesi ve Kanal Harekatını, Arapların ihanetini, Medine müdafaasını ve Çöl Kaplanı Fahreddin Paşa’yı, Çanakkale Savaşını, Kutü’l- Ammâre Zaferini, İttihad ve Terakki’yi, Enver,Talat ve Cemal Paşalarımızı, Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Beyi, Yahya Kaptanı, Köprülü 
Hamdi Beyi, Ermeni ve Yunan mezalimini, Başbuğ Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını, Kazım Karabekir ve Fevzi Çakmak Paşa’yı, Fahreddin Altay’ı, Reşad Çiğiltepe Albayı, Rıfat Börekçi Hoca’yı, İstiklâl Savaşı’nı, Kuva-yı Milliye’yi, Maraş ve Antep direnişini, Şahin Bey’i, Sütçü İmam’ı, Rıdvan Hoca’yı, Gazeteci Hasan Tahsin’i , Kınalı Kuzuları, Onbeşlileri, Hüseyin Avni 
Bey’i, Ezineli Yahya Çavuş’u, Seyid Onbaşı’yı, Nene Hatun’u, Kara Fatma’yı, Şerife Bacı’yı,Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’dan başlayarak Anadolu’da gösterdiği kahramanlıkları, yaptığı faaliyetleri, Erzurum ve Sivas Kongreleri’ni, Amasya Tamimi’ni , 
Ata’nın Ankara’ya gelişini, TBMM’nin açılışını, Sakarya Meydan Muharebesini, Büyük Taarruzu ve Dumlupınar Zaferini, Yunan’ın denize dökülmesini ve İzmir’in kurtuluşunu, Cumhuriyetin ilanını, İstiklal Marşı’nın yazılmasını, Atatürk’ün sözlerini ve Ata’nın hastalanmasını önce Türk 
Ocağı’na daha sonrada Anıtkabir’e defnedilmesini , detaylı bir şekilde nazım halinde onbirlihece vezni ile akıcı bir şekilde destan olarak etkileyici bir tarzda anlatımı.

TÜRKİYE’DE VE DÜNYADA BİR İLK, TÜRK TARİHİ HİÇ BU ŞEKİLDE BAŞTAN SONA DESTAN OLARAK YAZILMADI.



( Altaylardan Tunaya Kızılelmaya Türkler Türk Tarihinin Baştan Sona Destansı Anlatımı başlıklı yazı Mesut Kılıçoğlu tarafından 1/20/2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.