İlişkilerde
İçsel Tatmin!
İlişkilerde
içsel tatmin ve doyum için tutunacak bir bağ arıyorum bir bağ bularak
bağlanamıyorum, ilişkiler çıkara o kadar meyilli ki bu meyil’in önüne set
çekecek bir şeyler dayanmıyor anında yıkılıyor, bir dayanak bularak beraberce
dayanarak ayakta duralım diyorum, dayanakların hepsi kırılıyor! Güneş tepemizde
yakıyor hiç olmazsa şuraya bir ağaç dikelim yarınlarda büyür gölgesinde
serinler birileri diyoruz, önüne gelen ağaç kesiyor sonrasında ben kesmedim
diyor sırıtarak pişkin pişkin! Bari bu gönül içinde yaslanacak gölgesinde
duracağımız bir ağaç dikelim gönül bahçemize diyoruz ona da çıkara meyilli
olduğumuzdan vaktimiz yok sonra dikeriz diyerek unutuyor kavruluyoruz! Duygu ve
düşüncelerimize ne oldu dağa kaçtı, dağa ne oldu suya düştü, suya ne oldu inek
içti inek ne oldu kestik yedik bitirdik!
Kendimizi
tanımak için eksikliklerimiz var bari bunu fark ederiz diyorum lakin bunun
yerine karşımızdakinin eksikliği ile alay ederek kendimizi hadsizliğimizi
görmüyoruz! Her zaman birbirimize ihtiyaç duyarız diyorum lakin bu ihtiyacı
gereksiz insanların aç gözlülerin yardımı ile giderirken ıstırap çekerek yok
oluyoruz. Bir formül arıyorum ilişkileri düz yola çıkarmak için alttan alıyorum
paşamsın diyorum adam hakikaten kendini paşa sanarak beni yanında kovuyor!
Diğer
farklı alanlarımızın hepsi işgal edilmiş ilişkilerimiz sıfır noktasında donmuş,
gelin bunu kaldıralım diyorum, hayır diyor bu farklılığın yansıması diyor! Ulan
ne yansıması yanıyoruz cayır cayır haberimiz yok! Hakikaten bir güzel yansıma
olsa çok sevineceğim lakin sevinmek şöyle dursun tüm sevinçlerimizi nefret kin
çıkar ilişkisi ile değiştirdiler ki, duygusuz ve hissiz kaldık. Dedim tek
başına yolculuk yapayım, lakin yollarda işgal edilmiş ya bizimle dediğimiz gibi
yol alır yola çıkarsın ya da sesini kısar evinde oturursun dediler! Dedim
ilişkilerimizin temeline bakayım, aman Allah’ım! Ne temel kalmış ne kolon hepsi
yıkılmış altında kalmışız da haberimiz yok! Bu temeli kim ne zaman yıktı
kimsenin de haberi yok! Haydi, bazılarımızda birine bağlanma sorunu vardır
bağlanamaz, ya diğer kalan milyonlarca insanda’da’mı aynı korku var? Bağlanınca
esir kalmıyorsun bu ilişkiler temelinde eğri temeli düzelterek yolumuza devam
edeceğiz bu kadar yani. Bazen de diyorum ki karakterimiz kraker değil ki
yiyelim bitirelim, lazım geldiğinde gösterelim karakterimizi acıktık ise alalım
bakkaldan bir kraker yiyelim yani! Yok, efendim ben karakterimi herkese
göstermem benim ki bana özeldir, karakter öylesine ucuz mu ki herkese
göstereyim diyenler çıkar mı çıkar belli ki bundan dolayı karakterlerimizi
saklıyoruz!
Davranışımız
diyorum diyor ki benim anlayışım,senin anlayışın sana göre, bize göre değil o
zaman diyor benden uzak durun zaten diyorum birbirimize uzağız beni bağlamaz
diyor kendi düşende ağlamaz derken ağladığının farkında hiç değil!!
Figür
diyorum, bende görüntü yok, yontma işini de gizli yaparım aşikârı sevmem, hani
diyorum sana özgün bir biçim veya çizim, o dediğin diyor benim içim, herkese
kapalıdır, ben kendim açar kendim kapatırım kişiye özeldir diyor ve gidiyor!
Diyorum hey baksana içim diyorsun az içinin kapısını penceresini aç havasız
kalmış bak boğuluyorsun havasızlıktan haberin yok. Hadi, be diyor sana öyle
geliyor iki üç adım attıktan sonra yıkılıyor kalıyor. Ambulans çağırıyorum tüm
oksijen tüpleri bittiği anda hastaneye kaldırıyoruz. Ayıkınca bana ne oldu
diyor,diyorum ki ebeninki oldu,yok hadi canım diyor ben kendimce yürüyorum
içimdeki kendimle,yoksa sen mi beni yolumdan alı koydun da beni böylesine hasta
ettin? De haydi buyurun cenaze yokken cenaze namazına! Az düşün diyorum, sana
ne diyor seni ne ilgilendirir çekip gitmek istiyorum içimdeki ben içimle
beraber izin vermiyor. Karşımdaki bir robot olsa anlayacağım gerçi robottan ne
farkımız var ki merhamet insanlığımız yok olduktan sonra? Bunlar içimdeki
temsillerle yansımadır acımızın yansıması ıstırabın feryadı desem de anlayan
çıkar belki bir gün bir yerde.
Diyorum
ki ey kendini bilmezler nedir bu dönüştürme? Zaten insana dönmüşüz bu dünyaya
gelmişiz ölümle yeniden dönüşerek sonsuz âleme gideceğiz, musluğa conta yerine
elektrik düğmesi takarak elektrik fişine dönüştürmek mümkün mü? Hayır diyor!
Öyle ise yaptığınız nedir? Bizim fikrimizce öpüştürme ulan diyorum bu gece
yatakta olur, ne yatağı diyor bizim ki alenen kışkırtma diyor, suratına okkalı
bir tokat atıyorum oh çok şükür başımın ağrısı geçti diyor!
Mehmet
Aluç
Not:
İlişki koçu falan değilim,hayatı kendisi için değil hepimiz için yaşamaya
çalışan birisiyim yanlış anlaşılmasın.