Hal-i Alemim

Ben sana inanmak için kendime ne çok yalan söyledim bilsen..






efkârı nasıl demlemiştik seninle otobüs garında.

kırk bin lisan ile feth’e çalışırken yüreğimi

tahribe uğramıştı ayak diretmelerim

gözlerim, sönmemiş bır aşkın ref’ine hazırlanırken

saniyeler takipteydi gidiş saatini

bense

uzaklara dalıp

hâl-i alemimin ıslahını arzu ediyordum





iklimi birden değişmişti gözlerimizin

bir hatanın ağır bedelini ödüyor

iki parçaya bölünüyorduk birlikte

günün rehinesi oluyordu akşamın o dar vakitleri

arzularına gem vurup ellerimizin

sırtlanıyorduk ağırlığını ayrılığın





"Aşkın zevaline ç/alışan yolcu kalmasın." derken o ses

tek tesellim

sahiline dokunuşun o denizin

bıraktığın izler ruhumda yar’a derin

yüzünün her zerresine dokunan nefesimi de alıp

bin hayat bıraktığım yüreğinden

bir c/anımı alarak binmiştim otobüsün arka koltuğuna

ruhuma ilişen sızı

nasıl da tahrik etmişti gözlerimi




üstüme yüklenmiş bi dolu yükün altında ezilip

oturmuştum koltuğuma

sen, titrek adımlarınla

yaklaşmış gölgesinde durmuştun ayrılığın

kirpiklerim ıslanmış

yüzüme acımsı hüzün çökmüştü





neden yakınında açan bir çiçek olmadım ki koklayasın

neden bedeninin bir parçası olmadım ki okşayasın





şimdi şehrinin kalabalığından uzakta

kendime türlü yalanlar söylüyor

susuyorum istemsiz

ki zaten yeterince sensiz

yeterince gözlerinsiz...





Zeynn

( Hal-i Alemim başlıklı yazı Zeynn tarafından 20.12.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.