ÇAĞDAŞ İSLAM DÜNYASI VE GERÇEKLER 


İslam en çok ittihadı, birliği ve beraberliği emreden bir din. Nasıl oluyor da birlik ve beraberliği, ittifak ve ittihadı emreden bir dinin mensupları nasıl oluyor da birlikten uzak, birleşmek ve yabancı, her hangi bir konuda ittihat değil ittifak bile yapamaz hale gelen, bölük pörçük topluluklar olarak yaşıyor ve kendilerine Müslüman adını yakıştırıyorlar. 
En ufak bir konuda bile anlaşamayan, birbirini dinlemeyen, dinlemeye bile yanaşmayan, uzlaşmayı lügatine bile sokmayan zavallı çağdaş Müslüman. Tam bir söyletmen, vurun psikolojisinde bir kitle. Bu Müslüman milleti onlarca devlet kurmuş, o devletler içinde bile yüzlerce fırkaya ayrılmıştır. Bunca ayrılık ve ayrışmadan sonra nasıl olur da birlikten bahsedebiliriz. 
Bugün dünyanın her tarafında Müslüman devletler arsında tek bir sulh adası kalmamıştır Türkiye hariç. O da son birkaç yıldır başlatılan görüşmelerle son büyük terör dalgasından kurtulmaya çalışmakta, ancak bu barış ortamı da her an bozulmaya hazır bir halde durmaktadır. İç ve dış düşmanlar bu sükûnet adasını da yeniden karıştırmak için hazır halde durmakta, harekete geçmek için en ufak bir fırsatı ganimet bilmektedirler. 
Yeni Roma’nın Siyonizm’in emrindeki uluslararası sermaye şirketlerinin eliyle yaptığı çalışmalar İslam ülkelerinin her bölgesinde karışıklıklar çıkarmakta, Müslümanlar da bu fitneye gönüllü olmaktadır. Yıllar önce Yahudi asıllı ABD Dışişleri Bakanı Kissinger’ın ifade ettiği kehanetler bu gün ortaya çıkmaktadır. O kehanet neydi hatırlayalım: ‘Artık Hristiyan dünyası birbiriyle savaşmayacak. Hristiyan dünyası İslam dünyasıyla savaşmayacak. Bundan sonra İslam dünyası birbiriyle savaşacak.’ 
İşte o kehanet ortaya çıkıyor. Önce Afganistan’ı işgal eder Rusya. Ardından ABD Elkaide2yi örgütler ve Rusya’ya karşı isyan başlatılır. Ardından Taliban girer devreye. Taliban’ın uygulamaları ve İkiz kulelerin bombalanması ve ABD’nin Afganistan’ı işgali. Bu işgal Afganistan’ı tam bir terör ortamına sokmuş, bu terör belası Pakistan’ı da sarmıştır. 
Aynı senaryo Irak’ta da uygulanmış, El –Kaide’nin oraya da girmesiyle kargaşa ve karışıklık buraya da taşınmıştır. Arap baharıyla dikta yönetimlerin yıkılmasıyla oralar da kargaşaya teslime edilmiştir. Afrika’da teşkilatlanan Boko Haram örgütü ortaya çıkmış, burada da aynı kargaşa için düğmeye basılmıştır. 
Ayrıca İslam dünyasında oluşturulmak istenen Şia kuşağı Sünnilerle savaştırılmak için planlanmış, bu yolda büyük şeytan Amerika can düşmanı gibi sunulan İran’la işbirliğine gitmiştir. Suriye’deki karışıklıkların meydana getirdiği El-Nusra, Işid gibi örgütler bu kargaşa planı için uygun güçler dengesine katılmıştır. 
Bu olaylara müdahale eden koalisyon güçleri ise karışıklığa son vermek yerine onu artırmaktan başka bir şey yapmamaktadır. Bütün bu olaylar batının İslam dünyasını nasıl bölük pörçük hale getirdiğinin resmidir ve bütün bu olanların büyük bir planın yürürlüğe konmasından başka bir şey değildir.

Ahmet Kemal

( Çağdaş İslam Dünyası Ve Gerçekler başlıklı yazı EDİP GÜL tarafından 10.05.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.