Yılın bu vakitleri çoğu zaman kuraktır…
Yeşil döner sarıya sanma bu yurt çoraktır…
Kımız sağmadan dönen hanım Afet Kırat’tır…
Dileği Türk dileği, yeni akın murattır…
Toplan borusu sesi, uzaktan işitilir…
Kafileler halinde ortalık kuşatılır…
Bu Türk’ün türesidir gelenek yaşatılır…
Ortada duran batur, Kafkas El’inden Mihman…
Allah her kula Rahman, Mihman acunda mihman…
Kengeş için kurulan türlü türlü postlarda…
Nuri Baş sağ köşede yeri ulu dostlarda…
Türkmenoğlu geç kaldı ayaktadır üstlerde…
Ol deyince olduran, dur diyince durduran…
Allah’ın rızasıdır kengeşleri kurduran…
Seğmenoğlu söz aldı, söyler yeni bir fikir…
Duyanlar şaşırıyor ne der acep bu fakir…
Kengeş’te yer bulamaz kimse görülmez hakir…
Aksakallar türeyi, hatırlatır dururlar…
Gereğinde söz alır, lafı hemen vururlar…
Kemal Doğanay baktı, bir an sessizlik çökmüş…
Sebebi anlaşıldı, Alp kımızları dökmüş…
Afet Kırat dedi ki bu Alp’te akıl yokmuş…
Doğanay etrafına baktı Alp’e seslendi…
“Ayran” getir bir koşu dedi herkes uslandı…
Doğanay söze girdi, “kısrakları satalım”…
Esrimesin hiçkimse akşam erken yatalım…
Tatlıları getirin geç olmadan yutalım…
Safdeha el kaldırdı, aldı sözü bir lahza…
Dedi vakti girmiş ya, haydi önce namaza…
Mustafaoğlu dedi ezanı ben okurum…
Dedelerim buradan aslımız Karakurum…
Bir dinleyin de görün, gür sesliyim vakurum…
Namaz sonrası yine kengeşte konuşulur…
Afet Kırat dedi ki, önce bir tanışılır…
Böyle olmaz bunaldım diyince Sami Biber…
Herkeste bir heyecan Sami pek bir ilteber…
Gökdeniz’de acıktık dedi o da muteber…
Pekin ördeği var mı diye sorup ekledi…
Gökdeniz iki aydır bu kengeşi bekledi…
Hanımlar başladılar sofraları kurmaya…
SilgisizCe dedi ki boğazlarda durmaya…
Besmelenizi çekin sonra geçin hurmaya…
En çalışkan hangisi, bence Gülüm Çamlısoy…
Ayşenur’da gelince daha bir şen oldu toy…
Aslıhan Savaş tutar bir elinde yaftayı…
Diğer eli siniye koyar içli köfteyi…
Adana’lıyık diye söylermiş o güfteyi…
SilgisizCE dedi ki, sonra bulaşıkları…
Yıkayacak erkekler, hecenin Aşık’ları…
Elhamdülillah diyip kalktı sonra erkekler…
Alp kahkahayı bastı, dedi sizi korkaklar…
Bilmiyor ki çömez Alp, neden hepsi ürkekler…
SilgisizCE bir hışım, fırlattı terliğini…
Alp gördü bu hanımın erlerden erliğini…
Bulaşıklar bitince çay faslına geçildi…
Kara Kız çok hüzünlü dedi ne çok içildi…
Dopdoluydu paket çay şimdi bakın küçüldü…
Sürgünadam dedi ki iyiki cumartesi…
Hafta arası kengeş olmaz okul ertesi…
Birden bir ses duyuldu, herkes o yöne baktı…
Vaziyeti nihayet herkes anladı, çaktı…
Kul Fikret geliyordu kıyafeti apaktı…
Sağında bir adaşı, Ankaralı Kul Mehmet…
Sol yanında Çağatay bu nasıl bir azamet…
Ne bir karar alındı, ne sonuca bağlandı…
Kırıldı ya kafası biraz Alp’e ağlandı…
SilgisizCE acıdı ki yüreği dağlandı…
Bugün kengeş belli ki, bitemez bu şekilde…
Hatırası kalacak belki biraz akılda…
14 Mart 2022,
Sürçü lisan ettiysem affola,
Mihman (ishak Aras)
EyvAllah Alp gardaşım ben okudum ezanı
Kengeste olanları ulu orta yazanı
Kagan ımız arıyor gizliligi bozanı
Men Aysegülden duydum habu havadisleri
Her yerde arıyorlar haberi sızdıranı
Mustafaoglu ilyas
Bulaşık mı yıkarmış, hececi gurularım
Ayak nedir, kaç hece, kafamda sorularım
Ben serbest de yazarım, yıkamam, durularım
Zaten çok az yemiştim, ördek portakallıydı
Allahtan tatlılardan, bir kaç tabak kaldıydı :)
Gökdeniz
Artık şiir yazmayı kendime yasakladım
Anahtarı kırılmış bir sandığa sakladım
Çöle sürdüler beni yanıyorum susuzum
Bu sinir savaşından rahatsız huzursuzum.
Yaralanmış olmasam cevap verirdim ama
Öykünüze katmayın zarar verir yarama.
Afet Kırat
Şu boğaz* harbi nedir var mı ki savaşta işi
Ördeklerin kazların yükleniyor üçü beşi
Mideden yol bularak geçmek için Çin seddine
Çok ağırdan aldınız uyar mı savaı cehtine
*Boğaz yeme içme anlamında kullanılmıştır
saklı bahçe (Aslıhan Savaş)