Asırlardır peşinde, pervane olduğumdan,

Düşe düşe öğrendim, sevdanın zorluğunu.

Nedense biraz eksik, hep yarım kaldığımdan,

Aşa aşa öğrendim, sevdanın zorluğunu.

 

Ömrümce sancıları, dilimden düşmese de

Yaşa yaşa öğrendim, sevdanın zorluğunu.

Ders almadan hayattan, hamlıktan pişmese de

Paşa paşa öğrendim, sevdanın zorluğunu.

 

Sabahların ufkundan, bir ahunun peşinden,

Koşa koşa öğrendim, sevdanın zorluğunu.

Toprağı örseleyen, bir damla gözyaşından,

Eşe eşe öğrendim, sevdanın zorluğunu.

 

Nasıl ki aldı beni,  diyar diyar gezdirdi,

Coşa coşa öğrendim, sevdanın zorluğunu.

Bilinmezi bildirdi, yazılmazı yazdırdı,

Taşa taşa öğrendim, sevdanın zorluğunu.

 

Kazma kürek ne hacet, an geldi kalem ile

Deşe deşe öğrendim, sevdanın zorluğunu.

Çaresizlik içinde, düşe kalka em ile

Düşe düşe öğrendim, sevdanın zorluğunu.

 

Bıkmadan usanmadan, Adem olup örerek,

Döşe döşe öğrendim, sevdanın zorluğunu.

Ömrümce etrafımda, doğru yanlış görerek,

Şaşa şaşa öğrendim, sevdanın zorluğunu.

 

Âdem Efiloğlu


( Sevdanın Zorluğu başlıklı yazı AdemEFİLOĞLU tarafından 16.02.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.