Ayla’nın Gâvur Babası!

 

Güzeller güzeli mavi gözlü Ayla, evde kaldım diyerek her gün hıçkırıklar içinde ağlarken, akan gözyaşından dolayı ASKİ’ye su parası vermeden evin ihtiyaçlarını gideren o zalim gaddar babası, kızımı verirsem benden zengine veririm dengine vermem, para mal mülk bakımından benden daha fazla dengine veririm, zengine veririmde başkasına vermem diyordu. Burası köy yeri garip köylü bir öküz bir saban birazda un arpa buğday ile karnını zor doyururken, nasıl olurda köyle dolar Euro zengini olurda kızını verirdi, o ayrı bir konu şimdi girmeyelim orya buraya şuraya.

 

Eninde sonunda babası köyde böyle bir zengin olmadığına kanaat getirerek ne kadar malı varsa satmış, yükselen dolar Euro’ya yatırarak Fransa’ya giderek Paris’te o eyfel kulesinin yanında düğün dernekle, orada zengin bir uşak bularak evlendirmeyi kafasına koymuş. Dolar Euro yükselince biraz daha kalayım nasıl olsa zenginliğime zenginlik kattım, benden zengini yoktur diyerek, sabahlara kadar para sayarak uykusunu heder etmeye devam etmiş. Yürüyüşü konuşması bakışı her hareketi tamamen değişmiş. Bu değişiklik Ayla’da tarifi imkânsız bir sevince dönüşmüş. Babam böyle değişimle yaşarken, beni de sevdiğime verir bu değişimle diyerek sevdiği Durmuş’a güvercinle haber salmış. Gel buluşalım Fadimelerin samanlığında diyerek. Bir saat sonra Fadimelerin samanlığında buluşmuşlar. Fadime sevinçle Durmuş’a sarılmış.

-Babamda ani değişiklikler mevcut bariz şekilde oldu, onu seninle evlenmeme ikna edebilirim?

Durmuş Ayla’nın babasının bu inadından vazgeçeceğine inanmayarak.

-Senin o gâvur baban seni, benim gibi bir köylüye vermez. Kendi canını verir yine de vermez.

-Öyle ise, bizde canını vermesi anına kadar bekleriz Durmuşum.

-O gâvur baban beklemez, aha görürsün yarına kalmaz seni zengin birisine verir, paraları da ciğerine sokar yatar.

-Durmuşum yüreğime korkuyu saldın! Şimdi ne yapacağız?

-Az daha bekleyelim derim. Mevla’m her şeyi güzel eyler.

Samanlıkta az oynaştan sonra Durmuş.

-Haydi, Ayla’m o işi yapalım ne dersin?

-Olmaz Dursun’um evlenmeden olmaz, gel istersen kıyısından köşesinden az nasiplenelim.

-Kıyısı köşesi derken ortasında buluşsak olmaz mı?

-Olmaz azgınım, olmaz az bekle! Bende isterim ama olmaz.

-Neden olmasın? Belki baban o zaman bir şey demez verir seni bana.

-İkimizde öldürür, yüreği soğumaz!

-Hak et ten yapar mı yapar gâvur. Neyse elimizde olanla idare edeceğiz artık.

 

Arkası Yarın

Mehmet Aluç


( Aylanın Gavur Babası. başlıklı yazı kul mehmet tarafından 1.02.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.