Yüreğimden gelen şikayetleri asgariye indirmek için çalışmıyor hiç bir hücrem. Tahripkâr olmayışım annemden değil, hatalarının sonucu da ben değilim üstelik. Şefkati, merhâmeti, acımayı, gayreti ve terbiyeyi babamdan da almadım. Tacizkâr olmaktan kaçtım hep şu hayatta. Öğütlenen onca sözün rağmına çalışmak bana göre değildi.
Fedakârlığın yerildiği yerde bulunmamak için hasta rolü yaptım, duyduğumda ise tıkadım kulaklarımı dış seslere.
Hüsn-ü sireti hiç bir vakit hüsn-ü surete değişen olmadım. Sevgisini fani ve zahiri güzelliğe rehin bırakan insanlar tanıdığım(d)a utandım çok zaman. Avuçlarımda zedelenmiş duâlar biriktirip sürdüm gözlerimi kıstığım acının her yanına.
Ve davacı bir çocuk olarak annemin hazinesinden talep ediyorum yine de. Baharın ruhumda ölmemesi için çabalarken, kışın uygarlık kurduğunu farkettiğimde bu meseleyi tahkik etmek için kendim gibi düşünen, kendim gibi algılayan çocuklar aradım çünkü onlara ihtiyacım var(dı)...
Şimdi, fıtrî vazifemin suistimal edileceğini bilerek, ve cehennem hapsini göze alarak zâhiri güzellik talep ediyorum hayattan. Benim ve ahirette molası bittiğinde sadakatsizlerin, aynı teraziye koyulmayacağından da emin olmak istiyorum.
( Tahripkar Olmayışım Annemden Değil. başlıklı yazı Zeynn tarafından 27.04.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.