Hikaye / Aşk Hikayeleri

Eklenme Tarihi : 19.08.2013
Okunma Sayısı : 1904
Yorum Sayısı : 1


Yaklaşık on günlük bir tatil yaptılar. Her gün denize giriyor, 
yürüyüş yapıyor. Bu arada Balı'da ihmal etmiyorlardı.

Köpek on gün içinde toparlanıp kendine gelmişti ve 
ikisine de çok alışmıştı. Sabah yürüyüşlerine onlarla
birlikte gidiyor. Hatta denize bile giriyordu. 

Onu çok sevmişlerdi. Kısa sürede çok akıllı bir köpek 
olduğunu anladılar. Hatta bir eğitim almış olma ihtimali
bile vardı. Zaman zaman belki de daha önce sahipliydi
diye düşündüler.

Dönüş yolculuğu başladığında, ikisi de bu defa yeniden
İzmir'e dönmenin heyacanını taşımaya başladılar.

Döner dönmez önce Saydenin annesine uğradılar.

Nurten hanım onların bu jestini karşılıksız bırakmayarak
yaptığı güzel yemeklerle masayı donattı.

Yanlarında bir köpekle dönmelerine ise çok şaşırdı ve
gerçekten koydukları isimi duyunca çok güldü.

-Bal, bal ha, ha ha ha, nereden buldunuz bu ilginç ismi 
yine, çok komiksiniz, Şeker, bal..

Sakın siz çocuğunuz olunca onun ismini de reçel falan
koy mayasınız?

Bu sözler karşısında Kemal ve Sayde kahkahalarla 
güldüler.

Kemal

"Biliyordum Nurten hanım, biliyordum, bu isime takılacağınızı"
Deyince

Nurten hanım, bilirsin tabi, ama bilmediğin bir şey var,
artık ne o öyle Nurten hanım falan, ne zaman anne 
diyeceksin sen oğlum.

-Şey efendim, siz istedikten sonra ben nasıl demem.

Yani nasıl söylemem Anneciğim.

-Hah işte şöyle, zaten on gündür dokuz doğurdum
Sayde'den ayrılmak gerçekten çok zor geldi bana.

Sayde annesine sarılarak söze karıştı:

"İki kez insan annesinden ayrılır, biri doğarken, biri  ölürken,  
iki kez insan sevgiliye bağlanır, biri başlarken, biri biterken, 
insan hayata iki defa anlam yükler biri ağlarken, biri gülerken."
biz ölene kadar hiç ayrılmayacağız anneciğim, ne seninle ne 
de Kemal'le...

Nurten hanımın bu sözler karşısında gözleri doldu ve

-Bak hele, şairin yanında şair de oldu bu kız, bir yerden 
mi okudun bu sözleri sen, ne güzel sözlerdi onlar.

-Hayır anneciğim içimden geldi, ne yapalım bundan sonra böyle, 
yapacak bir şey yok. Üzüm üzüme baka baka kararırmış. Şair 
damada vermeseydin beni.

-Hıh sanki ben verdim. Sen aşık oldun kızım. Ama iyi ki aşık 
olmuşsun ikinizi de çok seviyorum.

Bir ara Şeker beni unuttunuz burada der gibi, sohbete katılırcasına 
"Hayat ne güzel" diye çığlıklar atmaya başladı. O arada Bal'ın da
havlayarak bahçeden iştirak ettiğini görünce

Üçü de kahkahalara boğuldular.

Nurten hanım: Cümbüşe bakın hele. Oğlum Allah aşkına senin gitarın 
nerede? Sen de şunu tıngırdatta cümbüş tamamlansın bari, vallahi, 
benim de şarkı söyleyesim var ama önce sofraya dedi ve hep birlikte
neşe içinde sofraya oturdular.

Sofradaki sohbet sırasında, Nurten hanım yeni bir haber, yeni bir 
suprizle karşılaştı.

Kemal bir ara Sayde'ye döndü ve suprizi söyleyelim mi anneme? 
Diye sordu.

Nurten hanım şaşkınlıkla, hayırdır yine ne suprizi, hiç bitmeyecek 
mi sizin suprizleriniz?

Sayde gülümseyerek, biz de supriz bitmez anneciğim, istersen 
sen söyle Kemal deyince

Nurten hanım, Allah aşkına benim kalbime mi indireceksiniz? 
Söyleyin de hanginiz söyleyecekse söylesin.

Saydenin isteği üzerine bombayı Kemal patlattı.

-Şey anneciğim biz Güzelçamlı'dan bir ev aldık.

-Ne ev mi aldınız? Oğlum neyle ödeyeceksiniz, Siz iki deli gerçekten
 birbirinizi buldunuz, Çılgınsınız...

-Büyük bir kısmını ödedik bile anneciğim, kalan miktar için kredi 
çekeceğim.

-Dedim ya delisiniz ikinizde, neyse hayırlısı olsun bakalım, sevindim...

Devam edecek

Yazan ve Seslendiren Mehmet Fikret ÜNALAN



( Yüzbaşı Kemal (Otuz Üçüncü Bölüm) başlıklı yazı MehmetFikret tarafından 19.08.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.